"sokmayı" - Translation from Turkish to Arabic

    • إدخال
        
    • إقحام
        
    • في الماء فيجب أن
        
    100 kilo eroini Amerika'ya sokmayı planlıyorsun ve arkanda kimse yok öyle mi? Open Subtitles هل تعتقد أنك تستطيع إدخال 100 كيلو من الهيروين للولايات المتحدة.. وأنت لا تعمل لصالح أي شخص؟
    Son yedi ayda, insanları hayatıma sokmayı öğrendim. Open Subtitles في الأشهر السبعة الماضية، تعلمتُ إدخال الناس لحياتي.
    Beş topu rakibinin deliklerine sokmayı başaran, ...ilk kişi oyunu kazanır. Open Subtitles الشخص الذي ينجح أولاً فى إدخال كوراتُه الخمس فى جيب خَصمِه، يفوز.
    Yetkilileri bu işe sokmayı istediğine emin misin? Open Subtitles هل أنتَ متأكد أنَّكَ تريد إقحام السلطات بهذا الأمر؟
    - Belki de her şey çok farklı bir gidişatta olurdu eğer sen aletini popoma sokmayı yıllar önce başarsaydın. Open Subtitles ربما كل شيء كان سيأخذ دوراً مختلفاً جداً لو كنتَ قد قررتَ إقحام عضوك في مؤخرتي منذ كل هذه السنوات الماضية.
    Burnumuzu her işe sokmayı bir kız intihar ettiğinde hamile olup olmadığını öğrenmeyi. Open Subtitles تعلمنا أن نُبقي انوفنا مفتوحة هُنا و هُناك عندما تُلقى فتاة بنفسها في الماء فيجب أن تتحقق فيما إذا كانت الفتاة حاملاً
    O Brownie kamerayı bir kadının vajinasına sokmayı çözdüğümüz an sorunumuz da çözülmüş olur. Open Subtitles وعندما نجد طريقة لكيفية إدخال كاميرا في مهبل امرأة تكون مشكلتنا... قد حُلت.
    Büyük uğraşlarımıza rağmen teröristler nükleer başlıkları Manhattan'a sokmayı başardılar. Open Subtitles بالرغم من أفضل جهودنا، استطاع الإرهابيون إدخال القضبان النووية لداخل (مانهاتن)
    Omar'ı ülkeye sokmayı teklif etti. Open Subtitles حسنا، لقد عرض تقديم المُساعدة في إدخال (عمر) إلى البلاد.
    Görünen o ki birileri insanlık tarihinin en karmaşık yapay zekasının içine zararlı bir yazılım sokmayı başarmış. Open Subtitles يبدو أنّ ثمّة من تمكّن من إقحام برنامج خبيث عبر أعقد برامج الذكاء الإصطناعي تطوّراً في تاريخ البشريّة!
    Burada her ne oluyorsa, John'u daha çok tehlikeye sokmayı teklif ediyorsun... - ...çoktan girmiş olabileceği. Open Subtitles "أياً كان ما يجري هنا فأنت تقترح إقحام "جون في وضع أكثر خطورة مما قد يكون فيه حالياً
    Burnumuzu her işe sokmayı bir kız intihar ettiğinde hamile olup olmadığını öğrenmeyi. Open Subtitles تعلمنا أن نُبقي انوفنا مفتوحة هُنا و هُناك عندما تُلقى فتاة بنفسها في الماء فيجب أن تتحقق فيما إذا كانت الفتاة حاملاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more