| Red Hind balığının solungaçları arasındaki en leziz parçaları itinayla ele alırlar. | Open Subtitles | يَحُومونَ بشكل حسّاس فوق الحكاياتِ مِنْ الوسطِ خياشيم خلفية حمراءِ. |
| - Tekelerin dallanan solungaçları vardır, pullu değil. | Open Subtitles | -هما مترادفان . يملك القريدس خياشيم متفرعة وليس خياشيم صفائحية. |
| Tıpkı... Tıpkı balık solungaçları gibi. | Open Subtitles | مثل , مثل خياشيم السمك |
| Dış solungaçları, oksijen açısından fakir suda nefes almasına yardım eder. | Open Subtitles | الخياشيم الخارجية ، تساعدهم علي التنفس في الماء الذي يكون فقيراً بالأوكسيجين علي وجه الخصوص. |
| Vatoz solungaçları Çin'deki geleneksel ilaç dükkanlarına ve kurutulmuş deniz mahsülleri marketlerine geliyor. | Open Subtitles | انتهت الخياشيم من أشعة مانتا يصل في جميع متاجر الطب الصيني التقليدي ومخازن جافة المأكولات البحرية. |
| I istiyorum solungaçları etrafında o yeşil mat yapımcıları olabilir. | Open Subtitles | أريد أن أكون صانع بساط بتلك الخشاشيم الخضراء المتلفه حولك |
| Ama, Aquaman, solungaçları olmayan bir kadınla evlenemezsin. | Open Subtitles | لكن (آكوامان/مائي) لا يمكنك الزواج من أمرآة بدون خياشيم |
| Sonunda, solungaçları oluştu. Ve ellerinde keskin pençeler. | Open Subtitles | لقد نمت له خياشيم ومخالب |
| - Kime? solungaçları olan çocukları duymadın mı? | Open Subtitles | خياشيم , حبيبتي مثل السمك |
| Her kimse onun da solungaçları var. | Open Subtitles | أياً يكن، فلديه خياشيم أيضاً |
| Birisinin solungaçları vardı. | Open Subtitles | واحد منهم لديه خياشيم |
| solungaçları çıkacak kadar. | Open Subtitles | -الوقت الكافي لينمو له خياشيم ! |
| solungaçları yok. | Open Subtitles | الخياشيم مفقودة. |
| solungaçları. | Open Subtitles | الخياشيم. |
| solungaçları alacağım. | Open Subtitles | سآخذ الخياشيم. |
| O kızların solungaçları olmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أكون صانع بساط بتلك الخشاشيم الخضراء المتلفه حولك |