"son o" - Translation from Turkish to Arabic

    • تلك آخر
        
    • هذه آخر
        
    • هذا آخر
        
    • كانت آخر
        
    • ذلك آخر
        
    • كان آخر
        
    • كان اخر
        
    • هذه أخر
        
    • هذه اخر
        
    • هذا أخر
        
    • كانت أخر
        
    • كانت اخر
        
    • الأخيره التي
        
    • ذلك أخر
        
    Kardeşlerimi en son o zaman görmüştüm, ta ki bugüne dek. Open Subtitles وكانت تلك آخر مرة أرى بها أخوتي. إلى اليوم.
    En son o zaman tamamen özgür hissetmiştim. Open Subtitles كانت تلك آخر مرة, شعرت فيها بأني حر تماماً
    En son revirde çıkarmıştım. En son o zaman takmıştım. Open Subtitles خلعته عندما ذهبت للمستشفى وكانت هذه آخر مرة رأيته فيها
    Kızınızı en son o saatte mi gördünüz? Open Subtitles في الـ 6: 00 ، هذا آخر وقت شاهدتي فيه إبنتك ؟
    Skoplarımızda en son o zaman görüldüler Lord Vader. Open Subtitles و هذه يا لورد فيدر، كانت آخر مرة ظهروا فيها على شاشاتنا
    Köydeki bütün erkekleri götürdüler. Babamı en son o zaman gördüm. Open Subtitles تم أسر كل الرجال , كان ذلك آخر مرة أرى فيها أبي
    Kavga ettik ve gitmemi söyledi. Onu en son o zaman gördüm. Open Subtitles تشاجرنا وطلب منّي المغادرة، وكانت تلك آخر مرة رأيته فيها.
    Sizle en son o zaman bağlantı kurdu, değil i? Open Subtitles أكانت تلك آخر مرة أقامت اتصالاً معك؟
    Onunla en son o zaman konuştum. Open Subtitles كانت تلك آخر مرّة تحدّثتُ إليه.
    En son o zaman konuştuk. Open Subtitles كانت تلك آخر مرّة تحدّثنا فيها.
    Çünkü en son o zaman mutluydum. Open Subtitles لأنها تلك آخر مرة كنت فيها سعيداً
    16 yıl önce liseden mezun oldum ve en son o zaman bu lafı duymuştum. Open Subtitles تخرجت من الثانوية العامة منذ 16 عاما.. وكانت هذه آخر مرة سمعت هذا السطر
    Çok ciddiyim, bu artık son... o yüzden bütçe yapmaya başlasan iyi olur. Open Subtitles حقاً، هذه آخر ما تبقى لذا لربما يجب أن تفكر بعمل ميزانية
    Onu en son o zaman görmüştüm. Open Subtitles ... و ذهب بعد ذلك نعم ... كانت هذه آخر مره أراه فيها
    En son o zaman sağ olarak görülmüş. Open Subtitles حسناً كان هذا آخر وقت شوهدت فيه على قيد الحياة أقصد
    Onu en son o zaman görmüş. Open Subtitles بينما كانوا يبحثون عن جدتها قالت أنها كانت آخر مرة تراها فيها
    En son o zaman gördüm. Open Subtitles وكان ذلك آخر مرة رأيته على قيد الحياة
    Palyaço arabasına en son o atladı ve gitti herhalde. Open Subtitles ربما كان آخر شخص قفز في سيارة المهرج
    Komutanım... kulübeden en son o çıktı ve her şey o anda oldu komutanım. Open Subtitles سيدي انظر لقد كان اخر من يخرج و هذا عندما حدث ما حدث يا سيدي
    -En son o zaman gördüm. -Al saat 7:30'da burada olacağını söylemişti. Open Subtitles هذه أخر مره رأيته أل قال السابعه والنصف هنا
    Geçen gece Garson'ın başı beladaydı ve o çocuk çıldırmış bir yarasa gibi peşinden gitti ve onları en son o zaman gördüm. Open Subtitles بليلة سابقة كان جارسن فى مشكلة ما وتبعه هذا الفتى كوطواط من جهنم وكانت هذه اخر مرة أراهم , فماذا حدث
    Senden en son o zaman haber almışlar. Open Subtitles هذا أخر ما ستمعه مني
    Onlara en son o dokundu. Bu, öyle kalacak. Open Subtitles لقد كانت أخر من يلمسهم هذا هو سبب بقائها هنا
    Baban, çay koyduğumda, en son o zaman teşekkür etmişti. Open Subtitles كانت اخر مرة والدك قال شكرا على كوب من الشاي
    Ve onu en son o zaman gördüm. Open Subtitles و.. كانت تلك المره الأخيره التي رأيتها بها
    - Onunla en son o gün konuştum. Open Subtitles -وكان ذلك أخر ما سمعته عنه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more