Bu yüzden, artık bu şekilde konuşmaya bir son vermeliyiz. | Open Subtitles | ولهذا السبب يجب أن نتوقف هنا والآن عن الحديث هكذا |
Hayır, buna şimdi bir son vermeliyiz yoksa hayatımızın sonuna kadar devam eder. | Open Subtitles | لا , علينا أن نوقف هذا الآن و إلا سيستمر ذلك إلى الأبدية |
Yaptım. Yaptım çünkü bence artık buna bir son vermeliyiz. Enerjimizi kimin takımı daha güzel yerine... | Open Subtitles | نعم، نعم، اني اشعر فقط انه يجب علينا التوقف عن اهدار طاقتنا بالإهتمام من يرتدي البدلة الأفضل |
Buna bir son vermeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن نوقف ذلك |
Bizi olduğumuz yere getirdi, ama artık buna bir son vermeliyiz. | TED | أوصلتنا إلى حيث نحن الآن، لكن علينا أن نتوقف. |
Ama bu herifleri rezil edip buna bir son vermeliyiz. | Open Subtitles | علينا الإطاحة بهؤلاء علينا إيقاف هذا |
Dediğim şu ki, bence biz buna bir son vermeliyiz. | Open Subtitles | ما أريد قوله هو أننا يجب أن ننهي ما بيننا |
Buna son vermeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن نتوقف عن التحدث حول اي شيء سمعناه من الجهاز الاحمق |
Bu durumda biz de, satmak için birisinden satın almaya son vermeliyiz. | Open Subtitles | أعتقد أنهُ يجب أن نتوقف لشراء شيء ما كأيّ شخصٌ ما |
Bizim ile özel üniteye geleceğini umuyoruz ve bu olaya bir son vermeliyiz, yani rehin almaya ve çalışanlarıma saldırmaya. | Open Subtitles | نأمل منك أن تأتي مع الفرقة الخاصة معنا علينا أن نوقف حالات أخذ الرهائن مثل هذه .. الهجوم على الضباط |
Birisi yaralanmadan önce, yani biz, bu işe bir son vermeliyiz! | Open Subtitles | علينا أن نوقف هذا الآن قبل أن يتأذى أحد، خصوصًا نحن |
Bak, sanırım buna bir son vermeliyiz. | Open Subtitles | اسمعي ، اعتقد ان علينا التوقف عن هذا |
Böyle buluşmaya son vermeliyiz. | Open Subtitles | علينا التوقف عن المقابلة هكذا, أتعلمين؟ |
Cidden, buna derhal son vermeliyiz. | Open Subtitles | حقاً, يجب أن نوقف هذا فوراً |
Bay Anheuser bu çılgınlığa bir son vermeliyiz. | Open Subtitles | "سيد "آنهايزر يجب أن نوقف هذا الجنون |
İkinci olarak, kızlarımızı gerekli gereksiz uyarmaya son vermeliyiz. | TED | ثانيًا: علينا أن نتوقف عن تحذير الفتيات تلقائيًا. |
Buna bir son vermeliyiz. | TED | يجب علينا إيقاف ذلك |
Affınıza sığınarak Mösyö le Marquis, bu münazaraya bir son vermeliyiz. | Open Subtitles | مع إحترامي، سيد لو ماركي علينا أن ننهي هذا النقاش |
Bunu yapmaya bir son vermeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن نتوقّف عن فعل هذا. |
Lütfen baylar, bu savaşa bir son vermeliyiz. | Open Subtitles | رجاءً أيها السادة, يجب أن نضع نهاية لإراقة الدماء |
Gelin çocuklar. Buna bir son vermeliyiz. Hemen! | Open Subtitles | هيا يااولاد يجب ان نوقف هذا الان |
Bu konuda çok farklı düşünüyoruz. Sanırım bunun hakkında konuşmaya son vermeliyiz. Ve Robert Martin ile evlenmesine izin vermeme gelince, bu imkansız. | Open Subtitles | نحن نفكر بشكل مختلف في هذا الموضوع ينبغي لنا ان نتوقف عن الحديث في هذا الموضوع |
Buna hemen bir son vermeliyiz, mümkün olduğunca az kayıpla tabi. | Open Subtitles | يجب علينا أن نضع حدا لهذا الأمر بسرعه, و بأقل قدر من الخسائر |
Belki de, birbirimizden gerçekten nefret etmeye başlamadan, buna bir son vermeliyiz. | Open Subtitles | ربما علينا إنهاء ما بيننا قبل أن نكره بعضنا البعض |
Hayır, buna hemen bir son vermeliyiz. | Open Subtitles | لا . يجب علينا ان ننهي هذا الآن |
Ve bu çocuklar popülerlikten bir haberler.Neyse, bu olağan dışı bir şey zaten,buna bir son vermeliyiz. İşte ele başları, Eric Molson.. | Open Subtitles | ولكن في رأيي أنهم ليسو رائعين ، وهم سـيئين ويجب علينا ايقافهم |