"sona erdiğinde" - Translation from Turkish to Arabic

• عندما ينتهي
• عندما تنتهي
• عندما ينتهى
• بعد إنتهاء
• بعد انتهاء
• حين ينتهي
• أن تنتهي
• عندما تنتهى
• عند انتهاء
• عندما انتهى
• عندما إنتهت
• عندما انفض
• حين انتهت
• حين انتهى
• حين تنتهي

Bunlar sona erdiğinde, belki de artık ayrı yaşamayı denemeliyiz.
عندما ينتهي هذا الأمر، ربما يجب ان نحاول أن ننفصل

İntikamım sona erdiğinde eski Dae-su olabilecek miyim?
عندما ينتهي ثأري, هل أستطيع أن أعود دايسو القديم؟

Tanrı'nın bana verdiği görev sona erdiğinde, yeniden kadın gibi giyineceğim.
عندما تنتهي المهمة التي أرسلني الرب لها سأرتدي مجدداً ثياب النساء

Bu kilit durumu sona erdiğinde II ekibiyle senin hesabındaki bayağı olağandışı işlemlerle ilgili konuşacağım.
عندما ينتهى هذا الاغلاق سوف اتحدث مع اعضاء فريقى حول الصفقات المصرفيه الشاذه التى تتبعناها الى حسابك المصرفى

İşlem sona erdiğinde üç kısa sinyal duyacaksın.
سوف تسمع ثلاث رنات قصيرة بعد إنتهاء العملية

Vaaz sona erdiğinde buradan ayrılmam için bir uçak bileti ayırtır mısın?
ربّما يمكنك أن تحجز لى رحلة للمغادرة من هنا بعد انتهاء عظتك؟

Bütün bunlar sona erdiğinde seni Koel Adası'na geri götüreceğim.
حين ينتهي هذا الأمر برمته سأصطحبك مجدّداً إلى جزيرة "كول"

Görev sona erdiğinde, bir şeyler içmeyi çok isterim.
عندما ينتهي هذا, علينا أن نخرج لشراب شيئاً ما

Bütün bunlar sona erdiğinde senden asla ama asla yardım istemeyeceğimi hatırlat bana.
ذكريني عندما ينتهي كل هذا بألاّ أسالك معروفاً مرة أخرى أبداً

Bu iş sona erdiğinde ona göz kulak olacak bir annesinin olacağından emin olmalıyız.
نريد أن نتأكد ان لها أم سترعاها عندما ينتهي كل هذا .. حسنا ؟

Bütün bunlar sona erdiğinde kafasını duvarıma asmak isterim.
عندما ينتهي هذا الامر ارغب بوضع رأسه على حائطي

İnsanlar bütün bunlar sona erdiğinde Seattle'ın nasıl olacağını merak ediyor.
الناس تتساءل كيف ستبدو سياتل عندما ينتهي كل هذا كم من الناس كانت ستفقد حياتها

Bütün bu iş sona erdiğinde kapıcısı olan bir binaya taşınacağım, telefonumu rehberden sildireceğim.
عندما ينتهي هذا الأمر سأتحول إلى مبنى محروس وآخذ أرقاما غير مسجلة

Milli Alarm durumu sona erdiğinde dişçiye gitsek iyi olacak sanırım.
نعم، من الافضل الذهاب إلى طبيب الاسنان عندما تنتهي حالة الطوارئ

Okul sona erdiğinde bu piçleri bir daha hayatım boyunca görmeyeceğimi düşünüyorum.
أعتقد عندما تنتهي المدرسة ليس علي أن أرى هؤلاء اللقطاءِ أبداً ثانيةً.

Savaş sona erdiğinde kilisede, sizin için bir mum yakacağım.
عندما تنتهي الحرب، سوف أشعل شمعة في الكنيسةِ من أجلَك.

Çünkü ikinci filmi sona erdiğinde, muhtemelen yeni bir filme yelken açacaktır.
لأنه عندما ينتهى هذا الفيلم ، سوف يذهب الى فيلم أخر وعاشقة جديدة

Sürekli bana, her şey sona erdiğinde gelip beni ziyaret etmek istediğini söylüyordu.
لم ينفك يقول أنه سيزورني بعد إنتهاء كل هذا

Görevi sona erdiğinde, kurallar gereği bunu bildirmesi gerekiyordu ama bildirmedi.
الأوامر أن يتصل بعد انتهاء عمله لكنه لم يفعل

Bütün bunlar sona erdiğinde arkamıza yaslanıp başımızdan geçenleri iyice düşünebiliriz. Ama şu anda ortada hemen durdurulması gereken bir tehdit var.
حين ينتهي هذا، يمكنا أن نجلس ونناقش هذة الأحداث لكن الأن، هذا خطر لابد من إحتواءه

Bu yolculuk sona erdiğinde artık hayatıma yalnız devam edebilecek miyim?
هل سأكون بخير لوحدي بعد أن تنتهي هذه الرحلة؟

Ve bütün bunlar sona erdiğinde yeteri kadar iş olacak.
فرصة عمل سيكون هناك فرص عمل كافيه للجميع عندما تنتهى الحرب

Bu iş sona erdiğinde vesayeti üzerime almak için dava açacağım.
عند انتهاء الأمر سأترافع لأجل الحضانة الكاملة

Benimki sona erdiğinde bebekler gibi ağlamıştım. Ama bu daha başlangıç.
عندما انتهى الصداع النصفي خاصتي بكيت كالطفل، ولكن هذه البداية فحسب

Kölelik sona erdiğinde büyük büyükannem genç bir kadınmış.
جدة جدتى كانت حينها شابة صغيرة السن عندما إنتهت عادات الرقة

Seans sona erdiğinde, oylar dokuza dokuzdu.
عندما انفض الاجتماع , كان التصويت تسعة الي تسعة

Savaş sona erdiğinde, bir ulus halinde Kuzey maddesel olarak yeniden inşa edilmenize yardım etti.
حين انتهت الحرب, قدّم الشمال لكم العون لإعادة بنائكم ماديا كأمة

Carson Şov sona erdiğinde, son iki makarayı çıkarmak için projeksiyon odasına gittim.
حين انتهى برنامج " كارسون " ذهبت لغرفة العرض لخلع آخر لفة

Ve her şey sona erdiğinde, önemli olan neler yapmış olduğun.
،وفي النهاية، حين تنتهي حياتنا فإن أفعالنا هي كل ما يهم