"sorarsın" - Translation from Turkish to Arabic

    • تسأله
        
    • أسألي
        
    • إسأله
        
    • اسأليها
        
    • تَسْألُ
        
    • تسألني عن
        
    • سؤالها
        
    • اسألني
        
    • اسألي
        
    • إسألني
        
    • يمكنكِ سؤالي
        
    • تسأل هذا
        
    • تسألني هذا
        
    • ستسأل
        
    Ofise geri döndüğünde belki ona sorarsın. Open Subtitles ربما يجب عليك أن تسأله حينما تعود للمكتب ..
    Ortadan kaybolursam annem için babana beni nereye gömdüğünü sorarsın. Open Subtitles عندما أختفي في المرة القادمة, أسألي والدكِ عن مكان جثتي المدفونة, تمامًامثل,تعلمين, كمجاملة لأمي.
    Eve geldiğinde kendisine sorarsın. Open Subtitles سوف إسأله عندما ياتى الى البيت
    Ona işini ne kadar beğendiğini söyle, ne kadar yaratıcı falan olduğunu, sonra iş tamamdır, sonunda da kocasından ayrılıyor mu diye sorarsın. Open Subtitles أخبريها كم أنتِ عاشقة لأعمالها وكم هي مبدعة ورائعة وبعدها لا شيء اسأليها هل تنوي ترك زوجها
    Sana günün nasıl geçti diye sormam için sorarsın. Open Subtitles تَسْألُ فقط لذا أنا سَأَسْألُك حول يومِكَ، لذا أَسْألُ.
    Elbette, bunu nasıl sorarsın? Open Subtitles كيف باستطاعتك حتى أن تسألني عن هذا ؟
    Sorun olursa sorarsın. Anladın mı? Open Subtitles بعد ذلك , لو كان لديك أى أسئلة يمكنك سؤالها
    Bugünü bir atlatalım, yarın bu soruyu yine sorarsın. Open Subtitles لماذا لا تدعني أعدي هذا اليوم ثم اسألني عن هذا غداً ، حسناً ؟
    Sonraki hafta iki kişiye sorarsın. Open Subtitles وفي الأسبوع القادم اسألي شخصين
    Memelere ellerken bir daha sorarsın bana. Open Subtitles إسألني ثانية . عندما ألمس الأثداء
    Bir dahaki konuşmanızda sorarsın. Open Subtitles بإمكانك أن تسأله عن ذلك عندما تتحدث معه بالمرة القادمة
    Kralı görünce kendin sorarsın. Open Subtitles حسنًا، عندما ترى الملك لم لا تسأله بنفسك؟
    Gelince ona sorarsın. Open Subtitles ما عليك سوى أن تسأله حينما يصل إلى هنا
    Her gece köpeğin havlamasını duyan komşulara sorarsın. Open Subtitles أسألي الجار إنه ظل طوال الليل ينبح.
    Kasadaki kayıp parayı pahalı yeni ayakkabılı kasiyere sorarsın. Open Subtitles النقود مفقودة من السجل ... أسألي صاحب الخزينة ,صاحب الحذاء الجديد والغالي.
    Sana vurursam, daha iyi sorarsın. Open Subtitles إذا ضربت لا أرحم إسأله
    Hazır başlamışken, en başta Malina'yı nereden tanıdığını ve Palm Beach'deki evi tutmak için neden onu kullandığını da sorarsın. Open Subtitles وبما أنّك جلبت ذكر الموضوع، إسأله كيف عرف (جريجوري مالينا) في المقام الأول, ولمَ إستخدمه لتأجير الشقّة في منتجع (بالم بيتش)
    Sonra evimi ararsın, güzel karıcığım telefonu açtığında bana borçlu olduğun 20 doları, nereye gönderebileceğini sorarsın. Open Subtitles اسأليهم كيف يمكنك أن تجديني وسيعطونك رقم تليفوني وعندها ستتصلين بمنزلي وعندما ترد عليك زوجتي الجميله اسأليها إلى أين ترسلين العشرين دولار التي تدينين لي بها
    Yemeğe nereye gitmek istediğini sorarsın ve deliye döner. Open Subtitles تَعْرفُ كَيف هو. تَسْألُ حيث يُريدُ الذهاب للعشاءِ... ... وهوجن جنونه.
    Nasıl sorarsın bunu? Open Subtitles كيف لك حتى أن تسألني عن هذا السؤال ؟
    Gördüğünde kendisine sorarsın. Open Subtitles يمكنك سؤالها حينما تراها
    Bana sabahleyin tekrar sorarsın. Open Subtitles اسألني مجدداً في الصباح
    Bir dahakine sorarsın. Open Subtitles بالمرّة القادمة، اسألي.
    Başka zaman yine sorarsın. Open Subtitles إسألني مجدداً بوقت مـا
    Bana iyi olup olmadığımı nasıl sorarsın? Open Subtitles كيف يمكنكِ سؤالي إن كنت بخير ؟
    - Bunu nasıl sorarsın? Nedir bu? Open Subtitles - كيف يمكنك حتى أنت تسأل هذا ؟
    -Kardeşinin canın cehenneme! Bunu bana nasıl sorarsın? Open Subtitles عليك اللعنة كيف يمكنك أن تسألني هذا السؤال؟
    Sanırım bundan sonra sorarsın. Open Subtitles حسنًا, يبدو أنك ستسأل عن هذا من الآن فصاعدًا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more