"sormak için" - Translation from Turkish to Arabic

    • لأسأل
        
    • للسؤال
        
    • لأسألك
        
    • لطرح
        
    • لتسألني
        
    • لتسأله
        
    • لنسألك
        
    • لأسئلك
        
    • لتسأل
        
    • لتسألي
        
    • لسؤاله
        
    • ليسأل
        
    • للسُؤال
        
    • لكي اسألك
        
    • لكي أطرح
        
    - Ne dediğini sormak için uygun bir an mı bu an? Open Subtitles هل الآن وقتٌ مناسب لأسأل ما الذي يجري بحق الجحيم؟
    Neyse, kendisinin en yetkin kişi olacağını düşündüm gidip de Amerikan tarihini tanımlayan noktanın ne olduğunu sormak için. TED إذَا فكرت انه سيكون الشخص المناسب للسؤال عن لحظة حاسمة في التاريخ الأمريكي
    Ve ödemeniz gereken faturaları niçin ödemediğinizi sormak için buradayım. Open Subtitles وجئت لأسألك عن سبب إمتناعك، عن دفع فواتيرك؟
    Daha sonra soru sormak için zaman olacak. Open Subtitles سيكون هناك متسع من الوقت لطرح الأسئلة لاحقًا.
    Jim, nasıl hissettiğimi sormak için zihin okumana gerek yok. Open Subtitles جيم , لا يجب أن تكون قارئ أفكار لتسألني ما هو شعوري
    "sormak için yanlış kişiyi seçtin" diyor ama peki bu sözün maksadı nedir? Open Subtitles انا الشخص الحطأ لتسأله ولكن ماهذا ما النبرة التي تريدها هنا ؟
    Evet, geçen ay polise ihbar ettiğiniz olayla ilgili sorular sormak için buraya geldik. Open Subtitles نحن هنا لنسألك عن الحادثة التي بلغت بها للشرطة الشهر الماضي
    Bu kadar yıldır size bunu 3. kez size sormak için geldim. Open Subtitles . إنها المرة الثالثة خلال سنوات التي آتي فيها إليك لأسئلك
    Burada soru sormak için bulunduğumu sanıyordum, ...onları cevaplamak için değil. Open Subtitles توقعت أنني هنا لأسأل الأسئلة ، لا لأجيبهم
    Ve labaratuvarınızda, güvenlik kayıtlarındaki haritanın kayıp kısmının yeniden biçimlendirmesini yapabilecek biri var mı diye sormak için. Open Subtitles و لأسأل إذا كان لديكِ أحدٌ في هذا المختبر يستطيع إعادة تشكيل قصاصة المخطط المفقودة من صور المتحف الأمنية
    Acaba bir Boeing 757 hangi malzemeden imal edilmiştir? sormak için Boeing'i aradım, ama-- Open Subtitles إذن مما تصنع البوينج 757 لقد أتصلت ببوينج للسؤال عن ذلك ، ولكن
    Bir iki soru daha sormak için bu gece size geleceğim. Open Subtitles سأحاول أن آتي في المساء لأسألك بعض الأسئلة
    Ne oldu? Bir soru sormak için uğradım. Open Subtitles جئت لطرح سؤال , هل أنت متفرغ ليلة السبت ؟
    Geçen gece beni, maymunların görünüşleri için endişe edip etmediklerini sormak için uyandırmıştın. Open Subtitles لقد ايقضتني ليله امس لتسألني هل القدره تقلق بشأن شكلها
    - Bunu sormak için yanlış kişiyi seçtin. - Hayır, olay da bu zaten. Open Subtitles انا الشخص الخاطئ لتسأله , مهلا مهلا هنا المشكلة
    Buraya sana garip bir soru sormak için geldik. Open Subtitles نحن، نحن هنا لنسألك سؤال غير عادي
    Babamı ringe tekrar çıkartarak ne düşündüğünü sormak için yeterince bekledim mi? Open Subtitles هل إنتظرت طويلاً لأسئلك ماذا تفكرين بإعادة أبي للحلقة ؟
    Troezen Ormanı'ndan geçerek tüm yolu sorunu sormak için geldin. Open Subtitles أتيت كل هذه المسافة من غابة التروزين لتسأل هذا السؤال
    Şu Vegas'taki adamın kim olduğunu öğrenmek istiyorsun da tekrar sormak için çok nâziksin. Open Subtitles الآن تريدين معرفة من هو الرجل الذي في فيجاس ولكنك مهذبة جداً لتسألي
    Hadi, şimdi sormak için iyi bir zaman. Hadi gitsene. Open Subtitles أسرع ، هذا هو الوقت المناسب لسؤاله هيا.
    - Evet, Leo. Bugün kız kardeşinin doğum günü, gelip gelmeyeceğimi sormak için aramıştır. Open Subtitles إنه عيد ميلاد أخته ربما اتصل ليسأل عن قدومنا
    Kızların Adem elmasının olup olmadığını sormak için beni gece 2'de aramadığınıza emin misiniz? Open Subtitles أنت متأكّد ذلك ما كَانَ الوقتَ دَعوتَني في 2: 00 صباحاً للسُؤال
    Bu kadar uzağa ne yapmak niyetinde olduğunuzu sormak için geldim. Open Subtitles قطعت كل هذه المسافة لكي اسألك ما هي نواياك ؟
    Ama ben de size aynı soruyu sormak için geldim. Open Subtitles ولكن أنا هنا لكي أطرح عليكَ نفس السؤال

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more