"soruşturan" - Translation from Turkish to Arabic

    • يحقق
        
    • كانت تحقق
        
    • بالتحقيق
        
    • الذي حقق
        
    Onu soruşturan her polisin sevdiklerini öldürüyor. Open Subtitles والقتل وأحبائهم في أي شرطي الذي يحقق له.
    Bu işe, BreakWire'daki cinayetleri soruşturan dedektif Lange bakıyor. Open Subtitles المحقق الذي كان يحقق في جريمة القتل في "بريكوير" المحقق "لانج" لقد كان المسؤول عن التحقيق
    Çünkü Ogre, onu soruşturan her polisten öç alıyor. Open Subtitles لأن الغول ينتقم ضد أي شرطي الذي يحقق
    18 yıl önce askeri poliste bir cinayeti soruşturan genç bir yüzbaşı vardı. Open Subtitles منذ 18 سنة ملازمة شابة في الشرطة العسكرية كانت تحقق في جريمة قتل
    Şu anda senin de suç ortağı olduğun bir davayı soruşturan federal bir ajan. Open Subtitles إنها عميلة فيدرالية كانت تحقق بجريمة و التي أنت شريك فيها الآن
    Kitabın konusu daha çok, onu soruşturan ve yakalamaya çalışan adamlarla ilgili. Open Subtitles حسناً، هذا الكتاب عن الرجال الذين قاموا بالتحقيق عنه ،وحاولوا الإطاحة به
    Sayın Hakim, mağdurların Annesi olarak kesinlikle adaletin sağlandığını görmek isterim ama davayı soruşturan bir polis memuru olarak Tyrone Hensdale'in kullandığı pikap aracı çalmadığını da gönül rahatlığı ile söyleyebilirim. Open Subtitles يا حضرة القاضية, بما أنني والدة الضحايا فأرغب حقاً برؤية العدالة تأخذ مجراها ولكن كشرطية تقوم بالتحقيق بالقضية
    Dün, Pittsburgh'de Kellogg'un kaçırılma olayını soruşturan detektifi aramış. Open Subtitles لقد اتصل البارحة بالمُحقق في (بيتسبرغ) الذي حقق في قضيّة اختطاف (كيلوغ).
    Onu soruşturan her polisin sevdiklerini öldürüyor. Open Subtitles إنه يقتل أحباء أي شرطي يحقق عنه
    Ciddi bir halk sağlığı meselesini soruşturan ekipte çalışıyorum içinde, çalışanınız Christopher... Open Subtitles أنا عضو من فريق يحقق في مسألة صحية عامة خطيرة (تشمل صائنك (كريستوفر
    Styx senin için Lester'dan kurtuldu ve karşılık olarak ona çete işlerini soruşturan polisi gösterdin böylece o da ondan kurtuldu. Open Subtitles تخلص (ستيكس) من ليستر من أجلك وبالمقابل أخبرته عن المحقق الذي كان يحقق عن عصابته
    Eğer Ben Shafer'ın ölümünü soruşturan biri varsa ne kadar çok arkasını kollayanı varsa o kadar yararına olur. Open Subtitles ولو كان هناك أحد يحقق في موت (بين شايفر) كلما كان من الأفضل وجود أشخاص يقومون بحمايتك
    Pentagon'da işlenen bir cinayeti soruşturan federal ajanlarız, Miles. Open Subtitles في الواقع، نحن عملاء فيدراليون نقوم بالتحقيق في جريمة قتل حدثت في "وزارة الدفاع الأمريكيه" يا (مايلز)
    Ya Bruce Wayne'in ailesinin cinayetini soruşturan çaylak dedektif James Gordon'sa? Open Subtitles (ماذا لو أن (جايمس جوردون كان هو مُحقِق المباحث المبتدئ الذي حقق في وفاة والديّ (بروس واين)؟
    Dün, Pittsburgh'de Kellogg'un kaçırılma olayını soruşturan detektifi aramış. Open Subtitles لقد اتصل البارحة بالمُحقق في (بيتسبرغ) الذي حقق في قضيّة اختطاف (كيلوغ).

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more