Nasıl bir soru bu böyle? | Open Subtitles | بالتأكيد فعلت أيّ نوع من الأسئلة هذا ، على أيّ حال؟ |
Tamama kesinlikle isterdim o halde. Ne biçim bir soru bu böyle? | Open Subtitles | حسنًا على أية حال أي نوعٍ من الأسئلة هذا ؟ |
Doğrudan sorulmuş bir soru bu, doğrudan bir cevap hakediyor. | Open Subtitles | سيدتي , هذا سؤال مباشر واعتقد انه يستحق جواباً مباشراً |
soru bu. DB: Harika. Teşekkürler. Bu harika bir soru! | TED | براون: حسنا، عظيم. شكرا لك هذا سؤال عظيم |
Doktor, uykularını kaçıran soru bu mu? Jim'i incitmek istedin. | Open Subtitles | أيتها الطبيبة، هل هذا هو السؤال الذيك ان يؤرق نومكِ؟ |
Ancak bana göre cevabını aramamız gereken soru bu değil. | TED | لكن عندما أفكر في الأمر; لا يتوجب علينا أن نضيع وقتنا في هذا السؤال |
- Nasıl bir soru bu? | Open Subtitles | ـ أيّ نوع من الأسئلة هذا بحق الجحيم؟ |
Tanrım, Benny. Ne biçim bir soru bu? | Open Subtitles | تباً أي نوع من الأسئلة هذا يا " بيني " |
Ne biçim bir soru bu böyle? | Open Subtitles | أيّ نوع من الأسئلة هذا ؟ |
- Nasıl saçma bir soru bu? | Open Subtitles | -أي نوع من الأسئلة هذا بحق الجحيم ؟ |
- Kaptan, nerede olduklarını biliyor muyuz? - Harika, Capa. İşte soru bu. | Open Subtitles | كابتن هل نعرف أين هم عمل جيد، كابا، هذا سؤال جيد |
ilk olarak kullanabilir yada en son çare olarak kullanır... kişisel yada yıkıcı güç şimdi kendimize sormamız gereken soru bu neden? | Open Subtitles | هل من الأفضل أن يتم استخدامها للفائدة أم للتدمير هذا سؤال علينا جميعاً أن نسأله لأنفسنا لماذا ؟ |
Çok güzel bir soru bu. Kim size yataktan çıkma izni verdi? | Open Subtitles | هذا سؤال جيد للغاية من قال لكم أنه يمكنكم النهوض؟ |
Milyonlarca lira değerindeki soru bu, değil mi? | TED | هذا هو السؤال الذي يساوي مليون دولار ، صحيح؟ |
Thomas More'un 500 yıl önce kendisine sorduğu bir soru bu. | TED | قبل 500 عام سأل توماس مور نفسه هذا السؤال. |
11. Bey: Kimim ben? En onemli soru bu degil mi? | TED | الرجل الحادي عشر: من أنا؟ أليس ذلك السؤال الأكبر؟ |
Anneciğim, bu nasıl bir soru, bu nasıl bir oyun böyle? | Open Subtitles | أمّاه,أي سؤال هذا أي لعبة هذه؟ |
Sadece sordum? Bence soru bu. | Open Subtitles | إنه مجرد سؤال أعتقد انه سؤال |
Basit bir soru. Bu zırvaları kim söylüyor size? | Open Subtitles | إنه سؤال بسيط من أخبرك بهذه الهراءات ؟ |
Ve dedi ki, "Ah, evet, harika bir soru, bu çok kolay. | TED | قال، "أوه، نعم، يا له من سؤال عظيم، إنه غاية في السهولة. |
Bugün burada sorulması gereken soru bu adam intihar etmek istiyor mu istemiyor mu? | Open Subtitles | السؤال الذى يطرح اليوم هنا اذا ما كان هذا الرجل يريد او لايريد الانتحار |
Gerçek soru, bu kasaya içinde kapalı kalmadan nasıl giriyorsun? | Open Subtitles | السؤال الوحيد هو كيف تدخل الخزينة دون أن تعلق بها؟ |
- Sanatçı olarak hepimizin karşı karşıya kalacağı bir soru bu. | Open Subtitles | أنظر، كمؤدين للعروض، ذلك سؤال سيكون علينا مواجهته جميعاً. |
Herkesin ağzındaki soru bu. | Open Subtitles | ذلك السؤالُ على شفاهِ كُلّ شخصِ |