"sosyal bilimciler" - Translation from Turkish to Arabic

    • علماء الاجتماع
        
    • كعلماء اجتماع
        
    birçok sebep bulunuyor. sosyal bilimciler, vücut dilimizin veya başkalarının vücut dillerinin kişinin yargı mekanizmasındaki etkilerini incelemek için çok zaman harcadılar. TED صحيحة للنظر الى ذلك ، لذا قضى علماء الاجتماع الكثير من الوقت يفحصون تأثير لغة جسدنا أو لغة جسد الاخرين على أحكامنا
    sosyal bilimciler, insanın zamanını değerli görürler ve bunun için ödeme yaparlar. TED لكن علماء الاجتماع يفهمون أن لوقت الناس قيمة، لذلك يدفعون لهم عن ذلك الوقت.
    Ve sosyal bilimciler burada duruyor ve benim Ebu Garip için bilirkişi olduğumda farkettiğim büyük bir noktayı onlar kaçırıyorlar. TED هنا يقف علماء الاجتماع وبهذا تفوتهم النقطة الكبرى التي اكتشفتها أنا عندما أصبحت شاهد خبرة لأبو غريب.
    Aslinda sosyal bilimciler coktan disari ciktilar ve bu sorulari dunyanin her yerinde sordular. TED وفي الحقيقة ان علماء الاجتماع قد جالوا العالم لكي يطرحوا الاسئلة على سكان الارض
    Belli ki, sözsüz iletişimi veya vücut dilini anlamaya çalıştığımızda --biz buna sosyal bilimciler olarak sözsüz dil diyoruz; bunun bir dil olduğunu anlıyoruz, yani bir iletişim olduğunu. TED لذا فإنه من الواضح أننا عندما نفكر في تعبير غير لفظي او لغة الجسد --لكن نحن نسميه تعابير غير لفظية كعلماء اجتماع. هي لغة بحد ذاتها ، فنحن نفكر بالتواصل
    sosyal bilimciler ve ve Elinor Ostrom gibi ekonomistler, yerel düzeyde müşterek malların yönetimi fenomeni hakkında çalışan iktisatçılardan öğrendiğimiz gibi, bireyin ve toplumun iyiliği için, size açık sahaya ulaşma ve onu idare etme imkanı veren bazı ön kabullere ihtiyaç vardır. TED إذن ما تعلمناه من علماء الاجتماع ومن الاقتصاديين مثل ايلنور أوستورم الذين درسوا ظاهرة إدارة الماء على المستوى المحلي بأنه يوجد متطلبات محددة يمكنك أن تضعها في مكانها لتساعدك على الإدارة والتوصل لمخرج لمصلحة الفرد والكل
    Hikâyeyi kurgularken bilgileri doğrularım, fakat insanları kurguya dâhil etmem. Öte yandan sosyal bilimciler, araştırmacılar, katılımcı araştırmacılar genellikle hikâyeyi bir topluluk ile birlikte oluştururlar. TED وعندما يتعلق الأمر بإنشاء القصة، سوف أتحقق من الحقيقة كمراسلة، لكني لا أدعو شركاء لإنشاء هذه القصة. في حين أن علماء الاجتماع والباحثين، وخاصة الباحثين المشاركين، سيعملون عادة على بناء الرواية مع المجتمع.
    (Kahkaha) (Alkış ve tezahürat) Genel olarak bütün bu arkadaşlar ve yabancılar ırk, din ya da geçmişleri ne olursa olsun hepsi aynı şeyleri istiyordu, benim istediğim de tam aynı şeylerdi. Abraham Maslow ve Manfred Max-Neef gibi sosyal bilimciler tarafından anlatılan temel insan ihtiyaçların basit bir versiyonuydu. TED (ضحك) (تصفيق) لذا بوجه عام، كل هؤلاء الأصدقاء والغرباء، بغض النظر عن خلفيتهم، أو عرقهم أو ديانتهم، طلبوا جميعًا الأشياء نفسها، وكانت تلك الأشياء نفسها التي كنت أريدها النسخة المبسطة من الحاجات الإنسانية الأساسية التي حددها علماء الاجتماع أمثال (أبراهام ماسلو) و(مانفريد ماكس نيف).

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more