sosyal değişimi düşünmemize gerçekten engel oldu. | TED | ولكن حرمتنا من أن نفكر في التغيير الاجتماعي |
Biz sosyal değişimi sağlıyoruz. | TED | فما نفعله هو التغيير الاجتماعي. |
Bugün sosyal değişimi konuşmak için buradayım, yeni bir terapi veya müdahaleyi değil ya da çocuklarla yeni bir çalışma yöntemi veya öyle bir şey için değil, fakat sosyal değişim için yeni bir iş modeli, problemin üstesinden gelebilmek için yeni bir yoldan bahsetmek istiyorum. | TED | انا هنا اليو م لاتحدث عن التغير الاجتماعي ليس كعلاج جديد ولا تدخل او طريقة جديدة للتعامل مع الاطفال او شئ كهذا ولكن نموذج جديد للعمل من أجل التغيير الاجتماعي طريقة جديدة لمعالجة مشكلة |
sosyal değişimi sonraki düşünce değil, öncelik hâline getirirsek daha geniş eşitliği açma fırsatımız olur. | TED | لدينا الآن الفرصة لكشف جودة أكبر إذا جعلنا من التغير الاجتماعي أولوية و ليس كتفكير مؤجَّل. |
Öğrendiğim ikinci şey ise, bilimin, sosyal değişimi sağlamada bütünleyici olduğuna inanan insanlardan oluşan bir birlik yaratmamız gerekiyor. | TED | والأمر الثاني الذي تعلمته هو أننا في حاجة إلى تأسيس تحالف يتكون من أشخاص يؤمنون بأن العلم جزء لا يتجزأ من عملية تحقيق التغيير الاجتماعي. |