| Bakalım sizden daha çoğunu sosyal medyayı bırakınca daha iyi olacağına gerçekten ikna edebilecek miyim. | TED | لنرى ما إن استطعت إقناع كثير منكم أنكم أيضاً ستكونون افضل إن إعتزلتم وسائل التواصل الاجتماعي. |
| sosyal medyayı reddetmek çok aşırı bir tutum olur. | TED | رفض وسائل التواصل الاجتماعي هو فعل أشبه بالتطرف. |
| sosyal medyayı bırakmayı önerdiğimde en sık duyduğum ikinci itiraz | TED | وهذا ثاني الاعتراضات الشائعة التي أسمعها عندما أقترح ترك وسائل التواصل الاجتماعي. |
| sosyal medyayı onlara ayak uydurmak için kullanıyormuş. | Open Subtitles | إستعملت وسائل التواصل الإجتماعي كطريقة لمجاراتهم. |
| Büyükanneme sosyal medyayı nasıl kullanacağını gösteriyordum. | Open Subtitles | أنا علمت جدتي كيفية استخدام الشبكات الاجتماعية. |
| Bu yüzden sosyal medyanın rolünü de inceledik ve gördük ki sosyal medyayı kullanmak oksitosin seviyesinde kesintisiz iki haneli bir artış yaratıyor | TED | لذا قمنا بدراسة دور الشبكات الإجتماعية ووجدنا أن إستخدام الشبكات الإجتماعية يرفع من مستوى الأوكسيتوسين بمقدار نقطتين. |
| Muhtemelen sosyal medyayı seyahatlerimizden ve hayatlarımızdan fotoğraflar paylaşabileceğimiz güzel bir yer olarak görüyoruz. | TED | ربما يمكننا جميعاً الإشارة إلى وسائل التواصل الاجتماعي كمكان جيد لمشاركة صور أسفارنا وحياتنا. |
| Yazılımımız yüz tanımla için sosyal medyayı tarıyor. | Open Subtitles | خوارزمياتنا تجول وسائل التواصل الاجتماعي لأجل التعرف على الوجوه |
| sosyal medyayı çökert. Uydu vericilerini de. | Open Subtitles | عطلي جميع وسائل التواصل الاجتماعي ، الأقمار الصناعية التابعة للسلطات |
| sosyal medyayı ilk fark ettiğimde koleje gidiyordum üçüncü sınıftaydım ve Facebook bizim kampüse ulaşmıştı. | TED | انتشرت أمامى وسائل التواصل الاجتماعي عندما كنت فى الكلية، طالب بالسنة الدراسية الثانية، حينما وصل الفيس بوك حرمنا الجامعي. |
| Sanırım daha mutluyum, hayatımda süreklilik daha fazla ve sanırım profesyonel olarak daha başarılı olmamın nedeni sosyal medyayı kullanmamam. | TED | أعتقد أني أكثر سعادة، أعتقد أني وجدت الاستقرار في حياتي، وأعتقد أنني على المستوى العملي أكثر نجاحاً لأني لا أستخدم وسائل التواصل الاجتماعي. |
| NYPD, sosyal medyayı, soruşturma aracı olarak kullanmaya altı yıl önce başladı. | Open Subtitles | "قبل ست سنوات، كانت شرطة "نيويورك قد بدأت لتوها استخدام وسائل التواصل الاجتماعي باعتبارها أداة للتحقيق |
| Adres istiyorum, sosyal medyayı ayağa kaldıracak sıcak noktalar. | Open Subtitles | أريد عناوين ، نقط ساخنة للرؤية هذا ليُحدث ضجة فى وسائل التواصل الإجتماعي |
| sosyal medyayı da kontrol edelim. | Open Subtitles | ودعونا نتفقد وسائل التواصل الإجتماعي أيضاً |
| Troll Çiftçisi; hükümetler, lobiciler, şirketler, suç sendikaları ve fırsat düştükçe, mütevazı bir kaçak adına yüksek derecede koordine edilmiş yanlış bilgi kampanyaları oluşturmak için sosyal medyayı kullanır. | Open Subtitles | المُزارع القزم يستخدم وسائل التواصل الإجتماعي لإجراء عمليات تضليل ذات درجة عالية من التنسيق لحساب الحكومات وجماعات الضغط الشركات وعصابات الجريمة |
| Radyo programım adı duyulduktan sonra sosyal medyayı icat ettim. | Open Subtitles | بعد برنامجي الشهير "الفضائيين المتحضريين" اخترعت الشبكات الاجتماعية |
| sosyal medyayı özel yaşamında kullanıyordu. | TED | لقد كان يستخدم الشبكات الإجتماعية في خصوصية. |