| Bir tekel dükkanı soymak için böyle bir ateş gücüne ihtiyacın yoktur. | Open Subtitles | لا، أنتِ لا تحتاجي ذلك النوع من القوة النارية لسرقة محل كحول. |
| Neden bir kasayi soymak için sakat bir hirsiz tutarsin ki? | Open Subtitles | لمَ سيستأجر أحد ما لصاً مُعاقاً لسرقة خزنة؟ حسناً، لن تفعل. |
| Neden bir kasayı soymak için sakat bir hırsız tutarsın ki? | Open Subtitles | لمَ سيستأجر أحد ما لصاً مُعاقاً لسرقة خزنة؟ حسناً، لن تفعل. |
| Adamın evi soymak için geldiğini öne sürüyorsunuz ama bu konuda delil yok. | Open Subtitles | الآن ، تقترحي بأن الرجل جاء ليسرق شقتك لكن لا يوجد دليل على ذلك |
| Tabii, kim olduğunu öğrenip geri kalanları soymak için mi? | Open Subtitles | حسناً، لتعرفي من هي أم لتسرقي بقية أغراضها؟ |
| Görünüşe göre birileri yan taraftaki bankayı soymak için tünel kazdığından zemin göçmüş. | Open Subtitles | يبدو ان الأرضيه انهارت لأنهم كانو يعملون نفقا لسرقة البنك بالقرب من هنا |
| Union Pacific Treni'ni soymak için hazırlanıyoruz, Butch. | Open Subtitles | فقط نخطط لسرقة القطار الطائر يا بوتش كما خططنا |
| Japonları durdurmak için ittifak oluşturduk ülkeyi soymak için değil! | Open Subtitles | شكلّنا هذا التحالف لكي نوقف اليابانين، ليس لسرقة هذه البلاد! |
| Eğer treni soymak için buradaysanız çok geç kaldınız. | Open Subtitles | إذا كنت هنا لسرقة القطار, فأنت متأخر جداً |
| Ama aslında bankayı soymak için Suudi Prensi kullanmışlar. | Open Subtitles | بل تظاهروا بسرقة الأمير السعودي لسرقة البنك |
| Ama aslında bankayı soymak için Suudi Prensi kullanmışlar. | Open Subtitles | بل تظاهروا بسرقة الأمير السعودي لسرقة البنك |
| Bu evi soymak için, kim niye o kadar derdi göze alsın ki? | Open Subtitles | لم يتكبد أحدهم كل هذا العناء لسرقة هذا المنزل؟ |
| Ev soymak için mi bekliyorsunuz? | Open Subtitles | مرحبا, يا رفاق تتطلعون لسرقة واحدة من هذه المنازل؟ |
| İki kötü adam yeri soymak için ön kapıdan geldiler, bir tanesi... kasiyeri vurdu. | Open Subtitles | شخصين أشرار جاؤا لسرقة المكان أحدهم إصاب الموظف وقطعه نصفين |
| İki kötü adam mekanı soymak için ön kapıdan giriyorlar. | Open Subtitles | رجلين سيئين دخلا من الباب الأمامي لسرقة المكان |
| Kuzeni soymak için planların vardı. | Open Subtitles | لابُد أن لديك بعض الأفكار لسرقة ابن عمّك |
| 10 yıl önce Reid Dryer'ı bir adamı soymak için tuttun. | Open Subtitles | هل كلفت ريد دراير قبل عشر سنوات ليسرق من رجل |
| Boktan bir mücevher dükkanını soymak için mi? | Open Subtitles | ليسرق متجر مجوهرات صغير؟ |
| Bir zamanlar, Stussy adında bir adam kardeşini soymak için bir aptal tuttu, ve o aptal yanlış kasabaya gidip yanlış Stussy'yi öldürdü. | Open Subtitles | استأجر أحمق ليسرق أخيه وقاد الأحمق لبلدة خاطئة وقتل الـ(ستاسي) الخاطئ |
| Banka soymak için kafanın iyi olması gerekiyor. | Open Subtitles | لابد أن تكوني منتشيّة جداً لتسرقي بنكاً |
| -Anlaşma yapmayacağız -Ben Thunderbird'leri dünyanın büyük bankalarını soymak için kullanacağım | Open Subtitles | سَأَستعملُ صقور الجو لسَرِقَة البنوكِ بدِاية بمصرفِ لندن |