"spekülasyon" - Translation from Turkish to Arabic

    • تكهنات
        
    • التكهنات
        
    • التخمين
        
    • تخمين
        
    • التخمينات
        
    • تخمينات
        
    • تكهن
        
    • تضارب
        
    • توقعات
        
    • التكهن
        
    • يتكهن
        
    Suç mahallini görmeden, bundan fazlası sadece spekülasyon olur. Open Subtitles من دون رؤية مسرح الجريمة، أيّ شيء سيكون مُجرّد تكهنات.
    Kulağa çılgın bir spekülasyon gibi geliyor, ama değil, çünkü bu adam bizimle dünya dışı yaşam arasında bir bağ bulmuş olabilir. Open Subtitles هذا يبدو وكأنه محض تكهنات, ولكنه ليس كذلك, لأنه هذا الرجل قد وجد الرابط المشترك بيننا وبين حياة الكائنات الغريبة.
    İlki 1960 yılında Indiana Medical Journal'da yayınlandı ve Goliath'ın boyunda dair bir açıklama ile başlayan bir spekülasyon zinciri başlattı. TED الأول كان في العام 1960 في جريدة إنديانا الطبية، بدأت سلسلة من التكهنات والتي بدأت بوصف طول جالوت.
    O zamana kadar umarım anlarsınız, ama suçluluğu yada masumluğu hakkında spekülasyon yapmayacağım. Open Subtitles وحتى حينها أتمنى أن تفهم بأننى ممتنعة عن التخمين إذا كان برئياً أم لا
    Bizim işimiz cadı avı ya da spekülasyon yapmak değil. Open Subtitles نحن لسنا في عمل تخمين الساحرات، والتوقعات
    Cesedi laboratuvara götürene dek boş bir spekülasyon bu. Open Subtitles ليتوقف الجميع عن التخمينات حتّى نعيد الرفات إلى المختبر.
    Yargıç seçimine bile müdahale edebilirler diyor ama tabii bu spekülasyon. Open Subtitles نظن إنهم لديهم شيء ليفعلونه من خلال الجلوس مع القاضي، لكن هذه مجرد تكهنات.
    - Sadece spekülasyon. - Burası cinayet masası. Oldukça çok spekülasyon yaparız. Open Subtitles انها تكهنات انها جريمة قتل ، نحن نتكهن هنا
    I senin boşta spekülasyon için vaktim yok. Open Subtitles أنا لم يكن لديك الوقت ل تكهنات الخاص بك.
    Kurallarımız; duygusallık, dedikodu, desteksiz spekülasyon ile bağdaşmaz! Open Subtitles قراءنا لا يهتمون بالفضائح واللإثارة والقيل والقال... تكهنات غير مستندة
    İsa'yla ilgili onca spekülasyon... siyahtı, Asyalıydı... mavi gözlü bir Hintliydi, Open Subtitles كل التكهنات حول المسيح أنه كان أسود وكان اسيوي عيون زرقاء ولحية صفراء
    Uzun bekleyiş sonunda, gitmeyeceği konusunda aylarca spekülasyon yapılan Bobby Fischer, sonunda bugün Reykjavik'e vardı. Open Subtitles بعد إنتظار طويل بوبي فيشر يصل إلى ريكافيك اليوم بعد أشهر من التكهنات بأنه لن يظهر على الإطلاق
    Saatler süren spekülasyon sonrası ülke tarihinin en kanlı terör saldırısında yanlışlıkla hüküm giyen adamın açıklaması ekranda. Open Subtitles بعد ساعات من التكهنات اننا على بعد لحظات من تصريح مباشر من رجل قد كان سابقا مذنبا
    Demek döngü geri plana geçiyor ama spekülasyon olarak kalmaya devam ediyor. Open Subtitles لَكنَّه ما زالَ التخمين. أَعْني، عِنْدَنا لا طريقَ معْرِفة
    Özellikle bu spekülasyon bizim tutukluluğumuza neden olursa. Open Subtitles خصوصاً لو كان هذا التخمين أدى إلى حبسنا.
    Kamuoyunun bu cinayete dair spekülasyon yapmasına engel olmak için makamlarımızın Los Angeles eyaletindeki Vinci belediyesinde bir suç soruşturması yürüttüğünü açıklama ihtiyacı hâsıl olmuştur. Open Subtitles للحدّ من تخمين العامّة لجريمة القتل هذه، أصبح من الضروري الإعلان بأنّ مكاتبنا تقود تحقيقًا جنائيّا في مدينة فينشي
    Bir kişi ünlü olunca hep çok fazla spekülasyon olur... Open Subtitles -هناك دائماَ تخمين جيد حينما يكون شهير ..
    Babamın kuruldaki boş koltuğunu kimin dolduracağına yönelik pek çok spekülasyon vardı. Open Subtitles هناك الكثير من التخمينات حول من سميلأ كرسي ...ابي الفارغ بالمجلس و ، حسناً
    Evet, adamın hayatını mahvetmiş olsada bunların hepsi spekülasyon. Open Subtitles أجل، لكن كانت جميعها تخمينات رغم أنّها إنتهت بتدمير حياته.
    Çünkü bu bir spekülasyon. Open Subtitles لأن هذا مجرد تكهن .
    İnsan ruhlarından spekülasyon yapıyorsunuz, Tanrı aşkına! Open Subtitles أنت تضارب على أرواح الناس يا رجل
    Yalnızca Dünya'nın saldırıya uğrayıp yok edildiğine dair bir spekülasyon. Open Subtitles فقط توقعات أن الأرض قد هوجمت و تحطمت
    Buraya girmek için ne yaptı bilmiyorum. spekülasyon yapmaktan da nefret ediyorum. Open Subtitles اِنظر, لا أعلم ماذا فعلت لكي تصل إلى هُنا, أنا لا أحبّ التكهن.
    Bu illet bulaşmış gibi birileri alenen spekülasyon yapmamalı. Open Subtitles ينبغي للمرء أن لا يتكهن علناً عدوى هذا الداء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more