"stan'in" - Translation from Turkish to Arabic

    • ستان
        
    Ama bilmenizi istiyorum, Stan'in bu işle hiçbir ilgisi yok. Open Subtitles لكني أريدك أن تعرف بأن ستان ليس له علاقة بالأمر
    Stan'in elinde gerçek deliller var ve sen Afrika zırvasına inanıyorsun? Open Subtitles ستان لديه أدله حقيقية وأنت تصدق الكلام التافه عن أفريقيا ؟
    Stan'in üstünden dozer geçmiş galiba. Open Subtitles يبدو أن ستان كان على موعد مع مفرمة الحشرات
    Stan'in dediğine uyalım. Herkes beşinci bölümü açsın. Open Subtitles الآن رجاءًا الكل ينضمّْ إلى ستان في الفصل الخامسِ
    Tatlım, Stan'in epey bakıma ihtiyacı var. Open Subtitles حسنا, عزيزى, ستان سوف يحتاج للكثير من الرعاية
    Çoğu insan, Stan'in sadece kendini düşündüğünü söyledi. Open Subtitles الكثيرين يقولون أن ستان لا يهتم إلا بنفسه وأنه لم يكن يلعب ضمن الفريق
    Stan'in 9 yıl önce takımı şampiyonluk yarışındayken sezon ortasında bırakışını unutmamış. Open Subtitles على ما يبدوا أنه لم ينسى طريقة ترك ستان الفريق في منتصف عالم البطولة منذ تسع سنين مضت
    Ama itiraf etmelisin. Stan'in yüz ifadesi şiir gibiydi. Open Subtitles أنت مع ذلك تعترفى بأن النظره التى كانت على وجه ستان مثل الأشعار
    Stan'in ofis zemininde DNP ve şampuan izlerini bulduğumuzda. Open Subtitles عندما وجدت آثار من إدارة التخطيط الوطني و الشامبو في الطابق مكتب ستان.
    Stan'in her gün nereye gittiğini bulmamız lazım. Open Subtitles يجب ان نكتشف الى ابن كان ستان يذهب يوميا
    Bu senin için değil. Stan'in gecesi bu gece. Open Subtitles هذا ليس لك هذا من أجل ستان هذه ليلة ستان
    Komşular Stan'in çığlıklarını duyunca polisi aramış. Open Subtitles الجيران اتصلوا بالشرطة عندما سمعوا ابنها ستان يصرخ مناديا امه
    Stan'in burada bana neler yapabileceğinden haberin var mı? Open Subtitles هل تعرف كم عدد الأشياء الخطيرة والمؤذية التي قد يفعلها ستان لي هنا؟
    Dün gece orada Stan'in yalnız olduğunu sanmıyorum. Open Subtitles لا اعتقد ان ستان هو الوحيد الذي كان هناك الليلة الفائتة
    Gerçi Üvey Stan'in yeni bir otel yaptırmasıyla ilgili bir şeyler duymuş olabilirim ve biliyorsun bunun için valinin onayının alınması gerekir. Open Subtitles من ممكن انى سمعت شيئا عن خطوة ستان فى بناء فندق جديد,فكرت,و, انت تحتاج للحكومة للموافقة على ذلك.
    Büyük baba Stan'in burada kalması galiba herkes için en iyisi. Open Subtitles جدك ستان سوف يبقى هنا بقائي هنا أفضل للجميع
    Gözden kaçan bir başka şey de Stan'in tazminat anlaşmasını imzalamayışı. Open Subtitles الذي ضاع أيضاً هو أن "ستان" لم يوقع على ورقة الإنفصال
    30 dakika içinde çocuklar, Stan'in amcası Jimbo ile halatla kayma teçhizatının satıldığı yere doğru yola çıktılar. Open Subtitles في غضون 30 دقيقة الأولاد في طريقهم إلى مكان الإنزلاق بالحبل من قبل عم ستان جيمبو
    Tamam, Stan'in oyun hamurlarını ezip birleştirdim, çünkü yoğunluğu pizza hamuru ile aynı oranda. Open Subtitles حسنا، انا فقط هرست حفنة من العاب ستان معا لأن ذلك سيبدو متناسق مثل البيتزا
    Erkeğim Stan'in beni memnun edeceğinden adım gibi emindim. Open Subtitles أنا فقط علمت أن رجلى ستان سوف يأخذنى هناك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more