Bir sorunumuz var. Steve'e kadeh kaldırmamız istendi. | Open Subtitles | لدينا مشكلة لقد طُلب منا تقديم نخب لستيف |
Bu yüzden Steve'e üç dolarlık birayla teklif ettim. | Open Subtitles | وهذا هو السبب في أنني المقترحة لستيف أكثر من دولار بيرز 3. |
Hey, bakın, Stiffmeister Yapımcılık'ın standartlarına... uygun olduğumu Steve'e kanıtlayacağım. | Open Subtitles | انظر، سأبرهن لستيف أنني ترقيت لمستوى الإنتاج الضخم |
Steve'e ya da Beş Paralık'a, hatta Darry'ye bile bulutlarla gün batımından bahsedemezdim sanırım. | Open Subtitles | لا اعتقد انني استطيع ان اخبر ستيف او تو بيت او حتى داري عن السحب او غروب الشمس |
Steve'e aşık olamam. | Open Subtitles | أنا حتى لا يمكن أن يكون في حالة حب مع ستيف. |
Maeby seçmelere Steve'e yakın... olabilmek için katılmaya karar verdi. | Open Subtitles | مايبى قررت ان تقوم بتجربة اداء هى ايضا بحثا عن فرصه للاقتراب من ستيف |
Hizmetçisi bu sabah bulmuş onu, Steve'e telefon etmiş. | Open Subtitles | لقد اكتشفت خادمتها هذا, واتصلت بستيف هذا الصباح. |
Steve'e oy veriyorum. Sesi beni benden alıyor. | Open Subtitles | حسناً, ربما اصوت لستيف صوت ذلك الرجل يقتلني بالضحك |
"Elody'e bak Steve'e yürüyor resmen. Ondan hoşlanmıyor bile." | Open Subtitles | أنظري إلى إلودي وهي تحاول الوصول لستيف إنه لا يحبها حتى |
O zaman, Steve'e hepsinden ikişer tane. | Open Subtitles | جيّد، حَسناً، إثنان مِنْ كُلّ شيءِ - لستيف ثمّ. - إثنان مِنْ أولئك. |
Ama ben Steve'e böyle bir şey yapmam. | Open Subtitles | لا اود ذلك لستيف.لا يمكن أبدا أن افعل ذلك. أنا عاجزه عن - |
Steve'e söylemedim. | Open Subtitles | لم اخبر ستيف |
- Steve'e ne diyeceğim? | Open Subtitles | - ماذا سوف اخبر (ستيف)؟ |
Çiftlikte, Steve'e not bıraktım sana. Evine de bırakmıştım. Almış olmalısın. | Open Subtitles | لقد تركت لك رسالة مع ستيف في المزرعة و من المفروض أنك رأيت الرسالة التي وضعتها في بيتك |
Steve'e aşığım. | Open Subtitles | أنا في حالة حب مع ستيف. عقد هذا. |
Ve bana ve Steve'e bak! Steve beni gerçekten seviyor. | Open Subtitles | انظروا إليّ وأنا مع (ستيف) إنّه يحبني حقاً |
Bana öyle geliyor ki, Doug'a, Steve'e davrandığından daha sert davranıyorsun. | Open Subtitles | يبدو لي أنك قاسي على دوغ أكثر من ستيف |
- Steve'e mi telefon etmiş? | Open Subtitles | اتصلت بستيف ؟ |