| Aradığım kişisiniz, Bay Stites. | Open Subtitles | أنت فقط الرجل أردت للكلام مع، السّيد ستيتس. |
| Gary'nin babasının öldürüldüğünü sanmıyorum, Bay Stites. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد غاري يطرد ملتزما هذا القتل، السّيد ستيتس. |
| Herman Stites'ın kapısının önüne çekirdek kabuğu tükürüyorum. | Open Subtitles | أمطر قذائف عبّاد الشمس على هيرمان، ممر ستيتس. |
| Stites denen adam onu arayıp Genel Müdür yardımcısı Kersh olduğunu söyleyerek asılsız suçlamalarda bulunduğunu söylemiş. | Open Subtitles | هذا رجل ستيتس فقط دعته قول ذلك أنت تقلّد نائب المدير كيرش ويجعل إتّهامات عارية عن الصحة. |
| Stites sürüngen genetiği konusunda uzman bir biyologmuş. | Open Subtitles | ستيتس أحيائي سرّي التخصّص في علم وراثة الزاحف. |
| Eğer Stites sürüngen türlerini genetik olarak değiştiriyorsa onlara farklı özellikler katmış olabilir. | Open Subtitles | إذا ستيتس جينيا تعديل أنسال الزاحف هو قد يوضّح الملكيات الغريبة. |
| Bay Stites'ın açıklamak zorunda olduğu pek çok nokta var. | Open Subtitles | مولدر؟ أعتقد السّيد ستيتس لربّما يكون له أكثر بكثير من الذي للتوضيح. |
| Stites denen adama hiçbir borcun yok. | Open Subtitles | أنت لا تدين هذا رجل ستيتس أيّ شئ. |
| Hayır. Yüksek sesle düşünüyorum Bay Stites. | Open Subtitles | أنا فقط أعتقد مسموعا، السّيد ستيتس. |
| Stites'ın arazisinde çimlerin üzerinde. | Open Subtitles | وجدته على العشب على عقار ستيتس. |
| Herman Stites. | Open Subtitles | هيرمان ستيتس. |