"stoku" - Translation from Turkish to Arabic

    • مخزون
        
    • احتياطي
        
    • المخزون
        
    • مؤونة
        
    • بتخزين
        
    Hastanenin tüm kan stoku tüm rezervler gitmiş. Bir anda kaybolmuş. Open Subtitles كلّ مخزون المستشفى من الدّماء وكلّ الإحتياطي اختفوا جميعًا
    Hastanenin kayıp olan kan stoku hakkında bir şey biliyor olamazsın, değil mi? Open Subtitles ألم تعلمي أيّ شيء عن اختفاء مخزون الدماء من المستشفى؟
    Ben pek çalınan kan stoku davasında Scooby Doo'culuk yaparak olayı çözme havamda değilim. Open Subtitles أتعلم، لستُ بمزاج للتحرّي عن قضيّة سرقة مخزون الدّماء
    Oksijen stoku yüzde 40. Open Subtitles احتياطي الأوكسجينَ 40 بالمائة.
    Oksijen stoku yüzde 20. Open Subtitles احتياطي الأوكسجينَ 20 بالمائة.
    Eğer stoku satamazsak yeni proje hazırlayamayız ve kesintiler bile olabilir. Open Subtitles ، إذا لم نقم ببيع المخزون فلا مشاريع جديدة و قد يكون هنالك حتى تخفيضات
    Burada yazdığına göre 14 günlük yiyecek stoku yapmak zorundaymışız. Open Subtitles يقول هنا بأنه يجب علينا أن نضع مؤونة طعام لمدة 14يوم
    Konserve stoku yapmaya başlayabilir miyim lütfen? Open Subtitles هل يمكنني البدء بتخزين علب الطعام الآن، رجاء؟
    Facia sınırında olan umutsuz bir dünyaya satılmayı bekleyen yeni tohum stoku. Open Subtitles مخزون من البذور الجديدة تنتظر أن يتم بيعها لعالم يائس على حافة الكارثة
    Clarke, kampta bir patlayıcı stoku bulduğunu söylemişti. Open Subtitles (كلارك) قال أنه وجد مخزون من المتفجرات بـ(كوربان).
    Kış için bal stoku! Open Subtitles إنه مخزون العسل للشتاء
    Kış için bal stoku! Open Subtitles هذا مخزون العسل للشِتاء.
    Bu ayın stoku. Open Subtitles مخزون هذا الشهر
    Tru Blood stoku azaldıkça bu sayının artacağı kesin. Open Subtitles وهو رقم متوقع زيادته بالتأكيد... مع التدهور المستمر في مخزون (الدم الحقيقي) العالمي.
    Oksijen stoku yüzde 15. Open Subtitles احتياطي الأوكسجينَ 15 بالمائة.
    Oksijen stoku yüzde 10. Open Subtitles احتياطي الأوكسجينَ 10 بالمائة.
    Ambargo yeterince uzun sürerse, batının stoku tükenecek tam o anda motorların piyasayı vuracaktı. Open Subtitles وإذا استمرت فترة كافية المخزون الغربي سينفد وستطرح المحركات في السوق
    Yani-doğa bütün bu var olan stoku almamızı ve verinin izini sürerek yönetmek üzere bir 'sistem' yaratmamızı öneriyor. Open Subtitles و هكذا دواليك. إذن - كما تقترح الطبيعة، بأن نأخذ كل هذا المخزون
    stoku nasıl bitirebiliriz? Open Subtitles يجب علينا أن نبيع كل المخزون ؟
    Hey Homer. Bira stoku beni endişelendiriyor. Open Subtitles (هومر) أنا قلق بشأن مؤونة البيرة
    Eğer geri dönersen tuvalet kağıdı stoku yap. Open Subtitles حين تعود إلى زمنك قم بتخزين ورق المرحاض

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more