| Kasabada bir tur atalım. Stumpy'ye kahve getirelim. | Open Subtitles | دعنا نقوم بجوله في المدينه "أحضر بن لـ "ستامبي |
| Aferin ona. Stumpy'nin ısmarladıklarını alalım mı? | Open Subtitles | هذا جيد لـ "كارلوس", حسنا يا "شانس" سأخذ "البن لـ "ستامبي |
| Ya da seni bağlayıp Stumpy'yle bir takas yaparız. | Open Subtitles | "أو سندعكما انتما الأثنين لتزورا "ستامبي |
| Stumpy sana acıdı ve seni tekrar erkek yapmak istedi. | Open Subtitles | شعر (ستومبي) بالأسف عليك أريد أن يجعلك رجل ثانية. |
| Lanet olsun, Stumpy, bunu yanlarına bırakamayız. | Open Subtitles | تباً يا (ستومبي) لا يمكن تركهم يفلتون بلا عقاب. |
| Stumpy sadece trombon çalmıyor, aynı zamanda şarkı da söylüyor. | Open Subtitles | قصيرة ممتلئة لَيستْ فقط مسرحيّاتَ الترومبون، لكن يَغنّي أيضاً. |
| - Teşekkürler, Stumpy. | Open Subtitles | شكراً لكم، ستمبي. |
| Hadi, onları hapishaneye götürüp Stumpy'ye Joe'yu salmasını söyle. | Open Subtitles | خذهم إلى السجن ودع "ستامبي" يفتح "الباب ويخرج "جو |
| Stumpy fazla dayanamaz. Suyu ve yiyeceği yok, üstelik yalnız. | Open Subtitles | الان "ستامبي" ليس لديه طعاما ولا ماء, وهو وحيد |
| Stumpy'ye açıklaman gerekirse ona Joe karşılığında para verdiğimizi söyle. | Open Subtitles | أذا كان عليك أن تشرح لـ"ستامبي" قل له "بأننا قد كفلنا "جو |
| Ne yaptığını biliyordu. Stumpy'nin de ne yapacağını biliyordu. | Open Subtitles | يعرف ماذا سيفعل, وماذا سيفعل "ستامبي" أيضا |
| Chance, Stumpy kötü bir yerde oturuyor. O arabada dinamit var. | Open Subtitles | ستامبي" جالس بجانب العربه, المليئة بالديناميت" |
| Stumpy gelmezse bekarlığa veda partisi istemediğini söylemiştin, biz de... | Open Subtitles | قلت أنك لا ترغب بحفلة .. مالم يأتي (ستامبي) .. |
| Stumpy'nin içeride seni beklediğini görüyor. | Open Subtitles | لقد رأى "ستامبي" بجانب الباب المقفل معك |
| Stumpy, ateş ettiğin kişi Dude'muş. | Open Subtitles | يا "ستامبي" أطلقت على "دود" الرصاص |
| Sana yeter demiştim Stumpy. | Open Subtitles | قلت لك يا "ستامبي" أني مصاب بالصداع |
| Stumpy, Dude kötü bir gece mi geçirdi? | Open Subtitles | يا "ستامبي" هل كانت ليلة "دود" سيئه؟ |
| Stumpy'nin seni bu gece kapattığına bahse girerim. | Open Subtitles | أراهن أن (ستومبي) أعد لكِ مواعيد اللّيلة |
| Stumpy cebinde 833 dolarlık bir delik açmış. | Open Subtitles | (ستومبي) وضع نفسه في دين يبلغ 833 دولار. |
| Stumpy, eğer kavga arıyorsan, seninle kavga etmeyeceğim. | Open Subtitles | (ستومبي)، إذا كنت تبحث مشاجرة فلن أعطيها لك. |
| Stumpy sadece trombon çalmıyor, aynı zamanda şarkı da söylüyor. | Open Subtitles | قصيرة ممتلئة لَيستْ فقط مسرحيّاتَ الترومبون، لكن يَغنّي أيضاً. |
| Stumpy! | Open Subtitles | (ستمبي)! |