"suçlanıyorsun" - Translation from Turkish to Arabic

    • متهمة
        
    • مُتهم
        
    • أنت متهم
        
    • اتهامك
        
    • لقد أتهمت
        
    • انت متهم
        
    • مُتهمة
        
    • تواجه تهمة
        
    Devlete zarar veren bir terör örgütüne üye olmak ve dört kişiyi soğukkanlılıkla öldürmekle suçlanıyorsun. Open Subtitles أنت متهمة بالإنتماء لمنظمة إرهابية.. أهدافها تدمير منشآت الدولة
    İsyankârlık ve gayri ahlaki davranışlar ve Milliyetçilere karşı acımasız davranmanın yanı sıra canilerin oluşturduğu bir gruba dahil olmak ve suçlara ortaklıkla suçlanıyorsun. Open Subtitles بجانب الأعمال المتمردة و ، اللأخلاقية ، و التصرف بلا رحمة ضد القوميين أنت متهمة بالإنضمام لمجموعة من القتلة
    Satıcı olarak uyuşturucu bulundurmakla suçlanıyorsun D kategorisinde bir suç, bölüm 94C, fıkra 32A. Open Subtitles أنت مُتهم بحيازة المُخدرات بغرض الإتجار وهي تُهمة من الدرجة الرابعة من قانون العقوبات، القسم 32
    Zavallı Christian'ı öldürüp, sekreterimi hırpaladıktan sonra şimdi de karımı zehirlemekle suçlanıyorsun. Open Subtitles بأعتبار أنك قتلت المسكين كريستيان ضرب سكرتيري والأن أنت متهم بتسميم زوجتي
    Başka bir tutukluya uyuşturucu sağlamakla suçlanıyorsun. Open Subtitles تم اتهامك بإعطاء ادوية غير قانونية لسجين أخر
    Yasadışı alıkoyma, adam kaçırmayla suçlanıyorsun. Ciddi bir suçtur. Open Subtitles لقد أتهمت بحبس غير قانوني وخطف إنها إتهامات خطيرة
    İstasyonda iki adamımı öldürmekle suçlanıyorsun. Open Subtitles انت متهم بقتل اثنين من رجالنا , باسفل المحطة
    Mary bradbury, en iğrenç suçlarla suçlanıyorsun. Open Subtitles ياميريبرادبيري... أنتِ مُتهمة بارتكاب جرائم في غاية البشاعة
    Umuma açık alanda sarhoşluktan, tutuklanmaya mukavemetten ve bir polis memuruna saldırıdan suçlanıyorsun. Open Subtitles انت متهمة بالثمالة العلنية مقاومة الاعتقال و الاعتداء على شرطي
    Başka bir tutukluya yasa dışı uyuşturucu sağlamakla suçlanıyorsun. Open Subtitles أنت متهمة بأعطاء ادوية ممنوعة لسجينة أخرى
    Jenny McNeal, geçen haftanın jüri kararını başkanı ateşli ilişkinizle baştan çıkararak değiştirmekle suçlanıyorsun. Open Subtitles "جيني مكنيل"، إنك متهمة بالتلاعب بهيئة المحلفين في قضية الأسبوع الماضي نظراً لعلاقتك السافرة والمتقدة مع رئيس المحلفين.
    - Mahkemeye suç işlediğin için suçlanıyorsun. Open Subtitles أنتِ متهمة بالازدراء الاجرامي للمحكم
    İhanete suç ortaklığı yapmakla suçlanıyorsun. Open Subtitles أنت متهمة بالتحريض على الخيانة
    İhanete suç ortaklığı yapmakla suçlanıyorsun. Open Subtitles أنت متهمة بالتحريض على الخيانة
    Kralı öldürmekle suçlanıyorsun. Seni serbest bırakmak hainlik. Open Subtitles أنت مُتهم بقتل الملك وتحريرك يُعتبر خيانة
    - Evet. Jason, üçüncü dereceden yasaklı bir maddeyi üzerinde bulundurmaktan ötürü suçlanıyorsun. Open Subtitles جيسون)، أنكَ مُتهم بتهمة حيازتكَ مواد) خاضعة للرقابة من الدرجة الثالثة
    Eric Trygvasson ocakta Sigvald Strut'u öldürmekten suçlanıyorsun. Open Subtitles (إريك تريغفاسون) أنت مُتهم بقتل (سيغفلد ستروت). في كانون الثاني.
    Huzuru bozmaktan dolayı suçlanıyorsun bir kadını zorla kaçırmak ve Kral'ın muhafızlarına direnmek. Open Subtitles أنت متهم بـ تعكير صفو السلام إختطاف إمرأة
    Leonard Stephen Vole, mahkememizde açılan davada 14 Ekim günü Londra şehrinde Emily Jane French'i bilerek ve planlayarak öldürmekle suçlanıyorsun. Open Subtitles ليونارد ستيفن فول ، أنت متهم فى قائمة الاٍتهام أنك فى الرابع عشر من أكتوبر فى مدينة لندن قد قمت بقتل اٍميلى جين فرينتش
    Ahsoka Tano Jedi Düzenine ve Cumhuriyete karşı isyanla suçlanıyorsun. Open Subtitles اسوكا تانو , لقد تم اتهامك بالخيانة ضد نظام الجاداي والجمهورية نفسها
    "Sürekliliği olan uygunsuz kişisel temas" ile suçlanıyorsun. Open Subtitles لقد أتهمت بـ " السلوك الشخصي الغير لائق " أنا حتى ..
    Sen, müzik esnasında ekipten aşağıya meyletmekle suçlanıyorsun! Open Subtitles انت متهم بخدلانك لفريقك خلال الموسيقى التافهة
    "Sürgünden geri dönme ve hırsızlıkla suçlanıyorsun." Open Subtitles "وأنتِ مُتهمة بالسرقة".
    Resmi olarak gözaltına alındın ve ihanetle suçlanıyorsun. Open Subtitles سوف يتمّ احتجازك رسميا وسوف تواجه تهمة الخيانة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more