"suçlanıyorum" - Translation from Turkish to Arabic

• متهم
• اللوم
• متهمة
• اتهامي
• اتهمت
• التهمة
• متّهم
• أتّهم
• أُتهم
• ألام على
• تهمتي

Aslında karımı silahla yaralamaktan suçlanıyorum. Bu nasıl oldu?
في الحقيقية أنا متهم بجرح زوجتي بطلق ناري

Hain , işbirlikçi ve... devrim karşıtı olmakla suçlanıyorum.
. .. أنا متهم بأن أكون خائنا و متعاون و ثوري

Bu ailede olan her şey için neden ben suçlanıyorum?
لماذا أنال اللوم على كل شيء في تلك العائلة؟

Hoş, ama tamamen yabancı biriyle yatmaktan ve... onu öldürmekten suçlanıyorum.
انه جميل لكن أنا متهمة بمعاشرة و قتل غريب تماما

Sadece bir cinayetten daha suçlanıyorum.
الأمر وما فيه أنه تم اتهامي بجريمة .قتل أخرى

"Yazılı itiraf" - Ben yapmadım baba. Yanlış yere suçlanıyorum.
. أنا لم أفعلها يا أبي . لقد اتهمت زوراً

Neyle suçlanıyorum?
وما هي التهمة ؟

Ve şimdi bir anda bir şeyler yapmakla suçlanıyorum.
والآن فجأة أنا متّهم بعمل الأشياء؟

İşlemediğim bir cinayetle suçlanıyorum. Nasıl olduğumu düşünüyorsun?
أنا متهم بجريمة قتل لم أرتكبها كيف تعتقد , هي أحوالي

Tanımadığım bir adama saldırmakla suçlanıyorum.
انا متهم بالإعتداء على رجل لا أعرفه حتى؟

Genç bir adama penisimle dokunduğum gerekçesiyle suçlanıyorum ve siz de bana makineler düşünebilir mi diye sordunuz.
لأنني أجلس في مكتب الشرطة متهم بأني جعلت شابا يلمس قضيبي وأنت تسألني إذ كانت الآلات يمكنها التفكير

Kimsenin görmediği saçma bir email yüzünden suçlanıyorum.
انا متهم على اساس ايميل تافه لم يراها حتى احد

Birinci dereceden cinayete teşebbüsle suçlanıyorum.
أنا متهم بمحاولة قتل من الدرجة الأولى

Böldüğüm için üzgünüm ama yine niye suçlanıyorum?
العفو بلدي انقطاع، ولكن ما أنا توجيه اللوم في الوقت الحالي؟

Muhasebe dolandırıcılığıyla suçlanıyorum.
أنا متهمة بالتحايل في الحسابات.

Özür dilerim, ama cinayetle suçlanıyorum. Hayatım bir çizgi üzerinde.
عذرا لكنني متهمة بجريمة قتل

Kendi avukatlarım tarafından suçlanıyorum.
أعتبر اتهامي وتذنيبي من قبل المحاميين خاصتي صعباً حقاً

Tamam, kaçmakla ve inançlarımı savunmamakla suçlanıyorum.
أن قد اتهمت بالهروب وليس واقفاً لمعتقداتي

Ne ile suçlanıyorum?
ما التهمة الموجهة إلي؟

Esrarlı konuşma saçmalığına bir son ver Knowle, suçlanıyorum.
لا تعطيني الذي فضلات doublespeak، نول. أنا متّهم.

Neyle suçlanıyorum?
أنا سأخبرك ذلك الكثير. ماذا أتّهم به؟

Saçmalığa bak. Hayvanlara zulmetmekle suçlanıyorum. Nekrofiliyle suçlansam daha iyi.
هذه سخافة أن أُتهم بتعذيب الحيوانات من الأفضل اتهامي بمجامعة الجثث

Böyle durumlarda hep ben suçlanıyorum.
هذا فقط أنا دائما ألام على هذه الأشياء