Onun ölümü için birini suçlayacaksan, onu öldürenleri suçla. | Open Subtitles | تريد لوم احد على موته فقط لم أولئك الذين قتلوه |
LuthorCorp'un sorunları için birini suçlayacaksan aynaya baksana. | Open Subtitles | ابّى، إذا أرتد لوم أحداً لمشاكل شركة لوثر، لماذا لا تنظر في المرآة؟ |
Yalnız gitseydim keşke. Birini suçlayacaksan beni suçla. | Open Subtitles | كان ينبغي أن أذهب وحدي، إن كان عليك لوم أحد، فلوميني |
Ama lütfen hıncını babamdan çıkarma. Birini suçlayacaksan beni suçla. | Open Subtitles | لكن أرجوك لا تحمّلي أبي باللّوم، إن أردت لوم أحد، فلوميني أنا. |
Beni yalancılıkla suçlayacaksan adam gibi yüzüme söyle. | Open Subtitles | إذا ستتهمني بأنني كاذبه فكن رجلاً وقلها بصوت عالي |
Beni böyle bir mala zarar verme olayıyla suçlayacaksan elinde ciddi kanıtlar olsa iyi olur. | Open Subtitles | يجدر بك أنْ تأتي لي بدليل مادي إذا كنت ستتهمني بتخريب شيء كهذا |
Burada birilerini suçlayacaksan, sen azından dürüst ol. | Open Subtitles | إذا كنت هنا لإلقاء اللوم، فعلى الأقل كن صادق و لوم نفسك |
Eğer birini suçlayacaksan, annemi suçlayabilirsin. | Open Subtitles | أذا أردتي أن تلومي أحد فيمكنك لوم أمي |
İlla birini suçlayacaksan Al dayını suçla. | Open Subtitles | تريد لوم أحدهم، قم بلوم عمّك (آل). |
Clark, beni cinayetle suçlayacaksan, bunu destekleyecek kanıtların olsa iyi olur. | Open Subtitles | ،كلارك)، إذا كنت ستتهمني بالقتل) لربما ستحتاج إلى الحقائق لتأييد ذلك |