Hava daha da soğursa su boruları donuyor. | Open Subtitles | إن ازداد الطقس برودة, تتجمد أنابيب المياه |
Eğer su boruları döşenirse çok iyi olur. | Open Subtitles | إن إستطعت توصيل أنابيب المياه ستفعل شيئاً كبيراً من أجلنا |
- Ki bu da hattın ileri seviyelerinde bir yerde su boruları sıkışmış ve basınca neden oluyor demek. | Open Subtitles | مما يعني أن أنابيب المياه مضغوطة في مكان ما أعلى الخط و هذا كان سبب الإنفجار. |
Kırılan su boruları kovanlarını basmış olmalı onlar da kolonilerini korumak için canlı bir sal şeklini almışlar. | Open Subtitles | أنابيب المياه المتصدعة غمرت أعشاشها، لهذا شيدوا طوفا حيا ًلحماية المستعمرة. |
Evdeki su boruları bile 40 yıllık olduğunda paslanıp çatlar. | Open Subtitles | أنابيب المياه في محطةٍ ذاتَ 40 عامًا، تآكلت وتصدّعت. |
- su boruları? | Open Subtitles | أنابيب المياه ؟ |