| Ayrıca bir subaya karşı bu suçlamalar sadece mahkemeyi kızdırmaya yarar. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أن توجيه إتهامات لضابط سيؤدي إلى استفزاز المحكمة |
| I. Dünya Savaşı sırasında bizim alaydan bir subaya geri çekilme emri verilmiş. | Open Subtitles | خلال الحرب العالمية الأولى تم إعطاء أمر مباشر بالإنسحاب لضابط بكتيبتي |
| Üstümde ki bu elbiseler bile eski bir subaya ait. | Open Subtitles | حتى هذا رداء موظف ينتمي لضابط سابق |
| subaya söyle, 223 Kuzey'de, Kerbela yakınında bir sığınaktayım. | Open Subtitles | أخبير مكتب التنسيق الوطني بأنني عالق في مخبأ ، 223 درجة شمالا خارج كربلاء. |
| subaya söyle, 223 Kuzey'de, Kerbela yakınında bir sığınaktayım. | Open Subtitles | أخبير مكتب التنسيق الوطني بأنني عالق في مخبأ ، 223 درجة شمالا خارج كربلاء. |
| Üst düzey bir subaya, emredersiniz demen gerekir. | Open Subtitles | أنه المعتاد أن تقول سيدي عندما تتوجه إلى ضابط كبير في الصف |
| İngiliz bir subaya gönderiliyor. | Open Subtitles | موجهة إلى ضابط بريطاني |