| Şimdi, lütfen, hepiniz Amerikan ordusu tarafından hazırlanan Sunum için koltuklarınıza iyice yerleşin. | Open Subtitles | الرجاء الجلوس في مقاعدكم للعرض القادم من الجيش الأمريكي |
| Ama Sunum için hazırlıklı geldiğini görüyorum. | Open Subtitles | لكن يمكنني أن أرَ أنّك جئت على استعداد للعرض والقول. |
| Ve Sunum için yeni bir yaklaşıma ihiyacımız var. | Open Subtitles | ومن ثم سنحتاج لمنظور آخر للعرض |
| Haftaya olan Sunum için. | Open Subtitles | هذا من أجل العرض التقديمي الأسبوع القادم |
| Ve Sunum için sadece 10 dkmız var. | Open Subtitles | .. ونحن لدينا فقط عشر دقائق للتقديم, إذاً |
| Peki, yarın geceki büyük Sunum için hazır mısın? | Open Subtitles | هل أنت مستعد للعرض الكبير مساء الغد ؟ |
| Sunum için hazırız. | Open Subtitles | نحن جاهزون للعرض لو أنتم جاهزون |
| Şu anda Sunum için Santech'e doğru gidiyor olmalıyım | Open Subtitles | سأكون في طريقي إلى سان تك" للعرض التقديمي الآن" |
| Sunum için tek getirdiğimi söyle. | Open Subtitles | أخبره أن هذه للعرض أعرض و تكلم |
| Sunum için hazır mısınız, sizi b*k çuvalları? | Open Subtitles | ءانتم مستعدون للعرض يا قطع الخردة؟ |
| Sunum için geldim. | Open Subtitles | أنا هنا للعرض التقديمي |
| Sunum için yeni projektörü hazırlıyoruz. | Open Subtitles | نحن نجهّز المسلاط للعرض |
| Sunum için o tişörte ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | -أنا بحاجة هذا القميص للعرض |
| Sunum için buna ihtiyacım var. | Open Subtitles | -أنا أحتاج هذه للعرض |
| Pekâlâ, sıradaki Sunum için kim hazırlandı? | Open Subtitles | حسناً من مستعد للتقديم التالي؟ |