Ben bir sinirlenirsem senin suratının muayeneden geçmesi gerekir. | Open Subtitles | حسنا", ماذا لو أصبحتُ مزعوجا" مِنك عندها ستحتاج إلى عناية كاملة بما سيحصُل لوجهك |
Şu suratının haline bir bak. | Open Subtitles | إنتظري , فقط إنظري لوجهك. |
Keşke suratının fotoğrafını çekseydim. | Open Subtitles | أتمنى لو ألتقطت صورة لوجهك. |
Aniden bana, her yerinde çirkin suratının olduğu profilinle bir mesaj yolluyor. | Open Subtitles | و كانت ترسل لي رسائل بوجهك القبيح على صفحتها الخاصّة |
Kirl saç tutamın kızgın suratına yapışmış asık suratının orada birazcık hardal kalmış... | Open Subtitles | وخصلات الشعر الردئ تتشبث بوجهك الغاضب هناك بعض المسطردة تلجأ لخطوط عبوسك |
Gerçek pizza suratının boyutlarındadır ve sana Vito adında bir adam tarafından getirilir. | Open Subtitles | البيتزا الجيدة بحق تكون بحجم وجهك وتسلم إليك من قبل رجل يسمى فيتو |
suratının ormandaki her ağacın üzerinde olması benim suçum değil. | Open Subtitles | ليس خطئي أن وجهك موجود على كـل شجرة في الغـابة |
Şu suratının haline bak! | Open Subtitles | انظر لوجهك |
- Şu suratının haline bak. | Open Subtitles | -أنظر لوجهك |
Sanki şey gibi Tanrı çok kızmış ve tam suratının dibinde sana bağırıyor, o kadar yakın. | Open Subtitles | It is like... كأن الرب يصرخ بوجهك و هو قريب |
# Tam suratının ortasına dostum # | Open Subtitles | ♪ بوجهك يا صديقي ♪ |
Yoksa suratının ortasında bir delik açarım! | Open Subtitles | أو سأصنع فتحة أُخرى بوجهك! |
Onun bir ayyaş olduğunu öğrenince suratının aldığı şekilden. | Open Subtitles | بدا ذلك على وجهك عندما سمعت بأنه اصيب نتيجة سكره |
Bu aralar yağlı suratının diğer tarafıyla güleceksin. | Open Subtitles | يوماً ما سوف تضحك على الجانب الآخر من وجهك المهشم |
"Ulan,eğer ellerini kaldırmazsan... suratının ortasına kurşun yiyeceksin!" | Open Subtitles | سأطلق النار على وجهك إذا لم تضع يديك جانيا |