"suriye ve" - Translation from Turkish to Arabic

    • سوريا و
        
    • و سوريا
        
    • والعراق
        
    Kapadokya, Suriye ve Mısır'da isyan eden her şehirden, beş bin kişi alınacak ve çarmıha gerilecek. Open Subtitles لكل مدينة متمردة كابادوسيا و سوريا و مصر يجب القبض على خمسة آلاف شخص لكى يصلبوا
    Evet, tüm söyledikleri şeyin, konuşma konusunun Rusya, Çin, Suriye ve İran'ı içeriyor olduğu dışında, benim de onlara söylediğim buydu. Open Subtitles أجل'هذا ما أخبرتهم اياه باستثناء أن كل ما تمكنوا من قوله أن مواضيع النقاش تتضمن روسيا.الصين,سوريا و ايران
    Mısır, Suriye ve diğer ülkelerde duyduğumuzla aynı şey. Open Subtitles ‫فذلك تحديدا ما سمعنا أنَّه حدث في مصر و سوريا و بلاد أخرى
    Hal böyleyken biz hala Washington'da Suriye ve Irak'ı ele geçirmiş terörist grubuna IŞİD mi DAEŞ mi yoksa İslam Devleti mi diyeceğimizi tartışıyoruz. TED وبعد، وفي واشنطن، نتناقش ونتجادل بما تعرف به المجموعة الإرهابية المسيطرة على سوريا والعراق داعش أو تنظيم الدولة الإسلامية.
    Me'mun'un astronomları, Suriye ve lrak'ta bilinen öğle saatlerinde gökyüzünde aynı konumda iken güneşin açısını ölçerek, Yunan deneylerini tekrarladılar. Open Subtitles أعاد فلكيو "المأمون" التجارب اليونانية في "سوريا" و "العراق" بقياس زاوية الشمس في السماء ظهراً في موقع واحد معلوم
    Bir sonraki bölümde, astronomide devrim yaratarak onu hakiki bir modern bilim yapan büyük İslam bilim adamları hakkında bilgi edinmek için Suriye ve Kuzey İran'a seyahat ediyorum. Open Subtitles في الحلقة القادمة، سأسافر "لـ"سوريا" و شمال "إيران لأستكشف العلماء المسلمين العظام الذين تقدّمو بعلم الفلك
    Irak, Suriye ve Libya'ya yaptığımız gibi? Open Subtitles مثلما فعلنا في العراق و سوريا و ليبيا
    - Suriye ve Irak ile ilgili haberleri yaptın. Open Subtitles قمتَ بتغطية سوريا و العراق - الآن تفهمين لما أقوم
    - Suriye ve Irak ile ilgili haberleri yaptın. Open Subtitles قمتَ بتغطية سوريا و العراق - الآن تفهمين لما أقوم
    Suriye ve Kuzey Kore gibi ülkeler de öyle. Open Subtitles و بلدان مثل "سوريا" و "كوريا الشمالية"
    İran, Irak, Suriye ve Suudi Arabistan bayrakları. Open Subtitles أعلام لـ(إيران)، (العراق)، (سوريا) و(السعودية).
    10 yıldır Suriye ve Somali askeri eğitim kampları arasında mekik dokumuş. Open Subtitles في العشر السنوات الأخيرة كان يتنقل (من معسكرات التدريب بين (سوريا) و (الصومال
    Suriye ve Libya el ele çalışır. Open Subtitles "سوريا" و "ليبيا" يعملان يداً ليد
    - Evet. İran, Suriye ve Kuzey Kore Sınırlarındaki Amerikalıları duyduğunuza eminim. Open Subtitles متأكّد أنّكِ سمعتِ عن أولئك الأميركيين على الحدود مع (إيران) و(سوريا) و(كوريا الشماليّة)؟
    Suriye ve Irak, olmaz, olmaz. Mısır... Open Subtitles و " سوريا " و " العراق " ذهبت ومصر
    Amerika, Suriye ve İran'la dava arkadaşlığı mı yapmaya başladı? Open Subtitles هل تحاول (أمريكا) الدخول في تحالف مع (سوريا) و(إيران)؟
    Suriye ve Mısır saldırdığında kimse onlara yardım etmeyecek. Open Subtitles لا يريدون مساعدة مصر و سوريا في الهجوم على اسرائيل حتى الاردن
    Suriye ve Lübnan'daki iki mülteci kampına. Open Subtitles انت تعرف بان اسرائيل تريد ضرب لبنان و سوريا
    pek çok farklı ülkede bir milyona yakın mülteci ve göçmen Avrupaya geldi. Suriye ve Irak'ın yanında Afganistan Bangladeş, Eritre ve diğer yerlerden gelenler oldu. TED خلال 2015، وصل إلى أوروبا قرابة المليون لاجئ ومهاجر من عدة دول، بالطبع من سوريا والعراق ومن أفغانستان أيضا وبنجلاديش وأريتريا وأماكن أخرى.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more