"tüm ayrıntıları" - Translation from Turkish to Arabic

• كل التفاصيل
• كل تفاصيل
• جميع التفاصيل

Tabi tüm ayrıntıları duymak istiyorsun, ...değil mi seni cinsel sapık?
أراهن بأنك تحب كل التفاصيل لا أنت, أنت مثير للأشمئزاز نادر

Şimdiye kadarki tüm ayrıntıları bilmiyorum ama ben bir komployu araştırıyordum.
لا أعلم كل التفاصيل حتى الآن .ولكني أحقق في وجود مؤامرة

Bağlantılarımı kullanıp FBI'dan tüm ayrıntıları duyurmamasını istedim.
وجدت بعض الخيوط وطلبت من مكتب التحقيقات الفيدرالي أن لا يصدر كل التفاصيل

Suçun tüm ayrıntıları ağzından dökülüverdi.
كل تفاصيل الجريمة كانت تخرج من فمه

Sana tüm ayrıntıları gönderirim, tarihleri, saatleri, gittiğimiz lokantaları.
حسناً ، سأرسل إليك جميع التفاصيل المواعيد ، التواريخ ، المطاعم

Müfettişlere tüm ayrıntıları bu sabah yollamıştım bu yüzden ödemeler geçersiz.
أرسلت كل التفاصيل إلى المسؤولين هذا الصباح لذا , السندات عديمة القيمة

tüm ayrıntıları öğreninceye kadar kimseyi yargılayamayız.
ومن الصعب الحكم على ذلك حتى نعرف كل التفاصيل

İfadeni okudum. tüm ayrıntıları vermişsin.
لقد قرأت استجوابك وقد أعطيتنا كل التفاصيل التي نحتاج

Hala tüm ayrıntıları söyleyemem ama neler olduğunu bilmek istedin.
لا زلت لا استطيع اخبارك كل التفاصيل لكنك تريد ان تعرف ما اللذي يجري

Merhum Phinbar Byrnes hakkındaki ihtişamlı ve kanlı tüm ayrıntıları bana anlatabilirsiniz.
, حول موت فينبار بيرنز كل التفاصيل الرائعة والدموية

Evet, tesisteki tüm ayrıntıları bilmek istedim.
أجل ، أصريت على معرفة كل التفاصيل المُتعلقة بذلك المُجمع

-Kazayla ilgili tüm ayrıntıları öğrenmek istemişti.
لقد أراد كل التفاصيل حول حادث الصدام

tüm ayrıntıları anlatmak üzere Timbuktu'dan adamlarını yolladılar.
ارسلو شخصا من تيمبوكتو وشرحوا له كل التفاصيل .

Henüz tüm ayrıntıları öğrenemedim.
لم أحصل على كل التفاصيل بعد

tüm ayrıntıları hatırlamaya çalışmak.
تذكر كل التفاصيل

Biliyor musun, sürekli olarak Ellie'ye gerçek annesiyle ilgili tüm ayrıntıları anlatmam gerektiğini düşünüyordum.
أستمر بالتفكير أنني سأخبر " إيلي " كل تفاصيل أمها

Zembala'nın ayrıntılı bir haritasını, kampın ölçekli bir modelini ve garnizon hakkında tüm ayrıntıları istiyorum.
أريد خارطة مفصَلة للمنطقة المحيطة بزيمبالا ونموذج قياسي للثكنات زائداً جميع التفاصيل التي تستطيع الحصول عليها عن قوة الحامية

Asistanınız tüm ayrıntıları biliyor.
مساعدكَ لديه جميع التفاصيل.

Leydi Edgware'in de, Holborn'daki yemeğe gerçekten katılmış gibi tüm ayrıntıları öğrenmesi gerekiyordu.
تعلم الليدي (إدجوير) جميع التفاصيل التي يجب أن تعلمها إذا ارادت أن تدّعي أنها في الحقيقة تحضر حفل العشاء في "هولبورن"