Adam yüzmeye gidince, oğullarım ve ben adamın tüm eşyalarını alıp okyanusa atmıştık. | Open Subtitles | عندما ذهب للسباحة، أخذت أنا وأبنائي كل أغراضه وألقينا بها في المحيط. |
Gates salıverilince, tüm eşyalarını, yakın dostu Jerry Tyson'a vermiş. | Open Subtitles | عندما أفرج عن (غيتس) ، أعطى كل أغراضه لـ(جيري تايسون) ، وهو زميل في الزنزانة |
Tommy tüm eşyalarını almış. | Open Subtitles | تومي أخذ كل أغراضه |
Senin tavsiyene uyup Lily'nin tüm eşyalarını ateşe vermeliydim. | Open Subtitles | (كان يجب علي الأخذ بنصيحتك،وإحراق كل أغراض (ليلي |
Mike'ın tüm eşyalarını götürdüler. | Open Subtitles | (لقد أخذوا كل أغراض (مايك |
15 dakikadan kısa bir sürede hesabına girip tüm eşyalarını kendine geçirdikten sonra dijital parmak izi bırakmadan çıkış yapmış. | Open Subtitles | لقد دخل و خرج من حسابك في أقل من خمسة عشر دقيقة.. لقد نقل كل أغراضك |
Alison'ın ölümünün hemen ardından tüm eşyalarını toplayıp hastaneden ayrılmış. | Open Subtitles | لقد قام بحزم كل أغراضها و خرج من المستشفى فى الصباح بعد وفاتها |
* Doldurdum bir çantaya tüm eşyalarını * | Open Subtitles | * رميت أشيائك داخل حقيبة * |
İlk olarak, evine gizlice girersin ve tüm eşyalarını araştırırsın. | Open Subtitles | أولاً، تقتحم بيتها، وتتفحص" "جميع حاجياتها |
Sonra tüm eşyalarını satmaya başladı. | Open Subtitles | بدأ في بيع كل أغراضه |
tüm eşyalarını getirdim. - Ne? | Open Subtitles | لقد نقلت كل أغراضك إلى هنا |
Kadının tüm eşyalarını paketlemişti. | Open Subtitles | كل أغراضها تم جمعها |
* Doldurdum bir çantaya tüm eşyalarını * | Open Subtitles | * رميت أشيائك داخل حقيبة * |
İlk olarak, evine girersin ve tüm eşyalarını gözden geçirirsin. | Open Subtitles | أولاً، تقتحم بيتها، وتتفحص" "جميع حاجياتها |