"tüm parasını" - Translation from Turkish to Arabic

• كل أمواله
• كل أموالها
• كل ماله
• كل نقوده
• كل امواله
• جميع أمواله
• أمواله كلها
• كل اموالها
• كل مالها
• كل متعلقاته
• جميع أموالها

O işsiz ve kanepesiz, ve tüm parasını online pokerde kaybetmiş!
دتش كان يكذب عليكِ إنه عاطل و بدون أثاث ولقد خسر كل أمواله في لعب البوكر عن طريق الأونلاين

tüm parasını bir derneğe, Asya Umut Derneği'ne gönderdi.
جعل من كل أمواله تحول إلى 'وديعة, في 'إتفاق مجتمع آسيا.

Vasiyeti gördüm. Ve doğru... Madame Giselle, kızı Anne Giselle'e tüm parasını bırakmış.
و صحيح أن السيدة "جيزيل" قد تركت لإبنتها " آن جيزيل" كل أموالها

Neyse, şerefsiz sevgilisi onu kapı dışarı etti ve tüm parasını çaldı.
على أي حال صديقها اللعين طردها من المنزل وسرق كل أموالها

Yine öyle koştuğum başka gün tüm parasını tişört işinde kaybeden bir adam yüzümü bir tişörte basmak istedi ancak pek iyi çizemiyordu ve fotoğraf kamerası da yoktu.
ومرة أخرى كنت أجري شخص ما , خسر كل ماله في صنع القميص أراد أن يضع وجهى على القميص

Eski eşinin, onun tüm parasını almak istediğini söyledi ve onu öldüreceğini söyledi.
و أن زوجته السابقةكانت تحاول الحصول على كل نقوده و أنه كان سيقتلها

Elbette, Alex'in de bir aracı olabilirdi ama o tüm parasını yakmayı seçti.
اليكس كان من الممكن ان يكون عنده شاحنة ولكنه قرر ان يحرق كل امواله

Babanın tüm parasını Chris'e verdiğine inanamıyorum.
لا يمكنني التصديق بأن والدك سيعطي جميع أمواله إلى كريس

Ama bu gece, tüm parasını altın kafesli adama karşı bahis oynayacak.
لكنّ الليلة، عليه أن يضع أمواله كلها ضد الرجل صاحب الشواء الذهبي

Eğer tüm parasını kumarda kaybettiyse intihar etmiş olabilir.
حسناً، إذا كان خسر كل أمواله في المقامرة، ربما كان انتحار

Sanki hayatı buna bağlıymış gibi kabul edip tüm parasını buraya döktü.
ولقد انفق كل أمواله في بناء هذا الملجأ اصر عليه وكأنه ضمان لحياته

Bu şubeyi ayakta tutmak için tüm parasını harcadı.
قضى كل أمواله في محاولة للحفاظ على هذا الفرع واقفا على قدميه.

Biz de düşündük ki belki de tüm parasını yeni logoya koymasına izin vereceğine biraz yavaş gitmesini sağlayabilirsin.
ربما بدلاَ من السماح لها بوضع كل أموالها في تلك العلامة التجارية الجديدة يمكنك أن تجعلها تتأنى قليلاَ

Halamız tüm parasını Afrika asıllı bir hayır kurumuna bıraktı.
عمتنا أرادت أن تذهب كل أموالها لجمعية خيرية مقرها في إفريقيا

tüm parasını çalmanın, düzüşmekten iyi geldiğini.
سرق كل أموالها لقد كان ذلك أفضل من اخذ قبلة

Yine öyle koştuğum başka gün tüm parasını tişört işinde kaybeden bir adam yüzümü bir tişörte basmak istedi ancak pek iyi çizemiyordu ve fotoğraf kamerası da yoktu.
ومرة أخرى كنت أجرى شخص ما خسر كل ماله فى صنع القميص أراد أن يضع وجهى على القميص

Uluslararası Af Örgütü için çalışıyor olacak ve tüm parasını evsizlere bağışlayacak.
لا، فهو سيعمل لصالح ...العفو العام العالمي وهو سيعطي كل ماله للمتشردين

Yani kuru temizlemeciye tüm parasını iade edeceksek, dün geceki soygun bize 1.000 papele patlamış oluyor.
بعد ان اعطينا صاحب المغسله كل ماله سرقة الليله الماضيه كلفتنا الف

Velayeti alabilmek için tüm parasını avukatlara veriyor.
حتى معونة الطفل. لقد صرف كل نقوده المتبقية على المحامين من اجل حضانة الولد.

Borsada tüm parasını kaybettiğini söylemiş.
مدعيآ انه خسر كل امواله في الأزمة المالية

Ama sadece delinin biri tüm parasını tek bir anlaşmaya yatırır.
لكن رجل مجنون فقط هو من يضع جميع أمواله في صفقة واحدة

Tobin tüm parasını ailesine, Marilyn Joe, Carol ve torununa pay etmiş.
توبن خلّف أمواله كلها لعائلتهِ مارلين ، جو ، كارول و

Böylece tüm parasını yatırım için adama verdi.
ولذا اعطته كل اموالها ليستثمره لها,

Evet. Ona tüm parasını onun alacağını söyledi.
نعم ، قالت له أنه سيأخذ كل مالها

tüm parasını senin hesabına geçtik... maddi ve manevi her şeyi incelemeye de iznin var.
اورثناك كل متعلقاته لك و نأكد لك انها اساسيه

Sana onu Brooke'a tüm parasını kaybetmeden önce satalım demiştim.
أخبرتك أنه كان علينا أن نبيعه (لـ(بروك قبل أن تخسر جميع أموالها