tüm sorunlarımızı askeri yoldan çözemeyiz. | Open Subtitles | لايمكننا حل كل مشاكلنا بالقاء القوة العسكرية فى مواجهتها |
Aynı yere geri gelmek, sanki tüm sorunlarımızı çözebilecekmişiz gibi. | Open Subtitles | العودة إلى نفس المكان كأننا سوف نحل كل مشاكلنا |
tüm sorunlarımızı çözüp her şeyi daha güzel yapacak bir şey söyleyecektim ama ne olduğunu unuttum. | Open Subtitles | كان من شأنه حل كل مشاكلنا وجعل كل شىء أفضل فقط نسيت ما هو |
Bunu düşünün, bu arabalarda Yellowstone'daki tüm sorunlarımızı çözecek kadar altın var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الذهب هناك لحل جميع مشاكلنا. |
Her neyse, siz tatildeyken tüm sorunlarımızı nasıl çözdüğümle ilgili yakınmaya devam edebilirsiniz. | Open Subtitles | على أيّ حال، بإمكانكم مُواصلة التشكّي حول كيف أنّي حللتُ جميع مشاكلنا |
Artık tüm sorunlarımızı kendimiz çözeceğiz. | Open Subtitles | من الآن فصاعداً تعاملنا مع جميع مشاكلنا بأنفسنا |
tüm sorunlarımızı çözüp her şeyi daha güzel yapacak bir şey söyleyecektim ama ne olduğunu unuttum. | Open Subtitles | كان من شأنه حل حل كل مشاكلنا وجعل كل شىء أفضل فقط نسيت ما هو |
Bir hafta. Ve tüm sorunlarımızı çözüyor. Okullar daha sık tatil olmalı. | Open Subtitles | اسبوع واحد وقد حل كل مشاكلنا يجب ان نحظي بعطلات مدرسية اكثر من مرة البرت, البرت |
(Alkışlar) Kontroller önemli ve etkili, ancak tüm sorunlarımızı çözmüyorlar. | TED | (تصفيق) تدقيق الحسابات عظيم وهام، ولكنهن لا يحللن كل مشاكلنا. |
tüm sorunlarımızı tartışırdık, öyle değil mi? | Open Subtitles | كنا نتكلم حول كل مشاكلنا , حسنا ؟ |
Bu tüm sorunlarımızı çözer. | Open Subtitles | . مما سيحل كل مشاكلنا |
Bu tüm sorunlarımızı çözer. | Open Subtitles | أجل، هذا سيحل كل مشاكلنا. |
Bu bizim tüm sorunlarımızı çözecek. | Open Subtitles | سوف تحل جميع مشاكلنا. |