Bir düşünün: Pazarlamacılar tüm zamanlarını bizi bir markadan diğerine döndürmekle harcar. | TED | فكروا في ذلك: المسوقون يقضون كل وقتهم ليجعلونا نتحول من علامة تجارية لأخرى. |
Büyüklerimiz tüm zamanlarını Churchill'e takacak yeni isimler bulmaya harcıyor. | Open Subtitles | زعمائنا يقضوا كل وقتهم "فى إيجاد ألقاب جديدة لــ "تشرشيـل |
Bu dünyada söyleyecek bir şeyleri olmayan bir sürü insan var, ama yine de tüm zamanlarını konuşarak geçiriyorlar. | Open Subtitles | هناك الكثير من الأشخاص ..في هذا العالم ليس لديهم شيء يقولونه.. لكنهم يقضون وقتهم بالكلام |
Bir ay boyunca sıcakta kalır ve - boğalar tüm zamanlarını birbirlerini parçalamak için geçirir, onunla seks yapmaya çalışırlar ve sonra onu bir defa hamile kalınca başlarından savarlar. | Open Subtitles | والذكور أمضوا وقتهم في مقاتلة بعضهم بعض، يحاولون أن يمارسوا الجنس معها بعد ذلك تركوها عندما تبين أنها حامل |
- Bayan Banks'in bir işi yokken çocuklarının tüm zamanlarını bakıcıyla geçirmelerine izin vermesi garip görünüyor. | Open Subtitles | أيبدو الأمر غريبًا بأنّ السيدة (بانكس) تسمح لأطفالها بأن يقضوا وقتهم بالكامل مع المربية، في حين إنّها لا تملك وظيفة |