"tür olarak" - Translation from Turkish to Arabic

    • كنوع
        
    • كمخلوقات
        
    • كجنس
        
    Daha önceden de bahsettiğim gibi bir tür olarak biz, Dünya gezegeni için özel olarak evrimleştik. TED لقد أشرت من قبل أننا كنوع تطورنا بشكل فريد لملاءمة كوكب الأرض.
    Ancak geçen her günle birlikte yapay evrim çağına, bir tür olarak bizlerin kendi genetik kaderimize karar verme kapasitesine sahip olacağımız bir çağa yaklaşıyoruz. TED لكن بمرور كل يوم، نقترب من عصر التطور الإرادي، الذي سنملك خلاله كنوع القدرة على أن نقرر بأنفسنا مصيرنا الجيني.
    Nüfus sayısını kontrol etmemiz gerekiyor... ...çünkü, bu sayıyı bir tür olarak daha fazla sürdüremeyiz. TED لكن يجب السيطرة على أعدادنا لاننا لا يمكن في الواقع أن نحمله معا كنوع.
    tür olarak her daim yaptığımız gibi gençlerimizi bu çok önemli şeyi devam ettirme konusunda özendirme imkanımızı kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyayız. TED نحن في خطر من خسارة قدرتنا على الهام شباب اليوم من اجل ان يكملوا هذا الشيء المهم الذي نحن كمخلوقات اعتدنا على عمله
    CA: Hepimiz bu dramatik saldırılar karşısında heyecanlanmak için evrimleştik. Çünkü geçmişte, tarih öncesinde, hastalık gibi şeyleri anlamıyorduk veya yoksulluğa sebep olan sistemleri falan, ve tür olarak bu tip olaylar karşısında üzülerek enerji harcamak hiç de mantıklı değildi. TED كريس: لقد تطورنا لنصبح جميعاً مُثارين بهذه الهجمات المثيرة. هل ذلك بسبب الماضي، في الماضي السحيق، لم نفهم أشياء مثل الكوارث والانظمة التي تتسبب في الفقر والخ... وهكذا فإنه لم يكن له معنى بالنسبة لنا كمخلوقات لبذل أي جهد في القلق حول تلك الأشياء؟
    Ancak dünya tür olarak bizim tükenişimizi beklemek zorunda mı? TED ولكن هل على الأرض أن تنتظر حتى انقراضنا كجنس بشري؟
    Demek istediğim, bu tür olarak bizim hakkımızda ne anlatıyor? (Bir düşün bakalım) Open Subtitles أعني , أين المقولة التي تتحدّث عن مكاننا كجنس بشري ؟
    Biz, tür olarak benzersizce Dünya için, Dünya'da, Dünya ile geliştik. Yaşama koşullarımızdan o kadar memnunuz ki Güneş'in hayatının ve kaynaklarının sonlu olduğunu fark edemeyecek kadar meşgul ve umarsız kaldık. TED وقد تطورنا كنوع بشكل فريد من أجل الأرض وفوقها وبها، ونحن سعداء جدا بظروف عيشنا لدرجة أننا كبرنا مع حس بالرضى لكننا فقط مشغولون جدا لدرجة أننا لم نلاحظ أن مواردنا محدودة، وأن عمر شمسنا أيضا محدود.
    Şu anda olduğu gibi herkes herkesle çiftleşmeye devam ederse kızıllar tür olarak varlıklarını sürdüremeyecekler. Open Subtitles أنها جينات متنحية نحن مستمرون في هذا الطريق نحن نختلط مع الجميع نحن " الجنجرز " سوف ننقطع من الوجود كنوع بشري
    Birey olarak değil, tür olarak düşünmeliyiz. Open Subtitles يجب ألّا نفكّر كأفراد وإنّما كنوع
    Bir tür olarak ve gezegenimiz için. Open Subtitles لنا كنوع ولكوكبنا.
    Aşağılık tür olarak, ulu bir amaca hizmet etmek, onlar için büyük talih. Open Subtitles لأنهم كجنس دونيّ، أصبحوا محظوظين بخدمتهم لقضيةٍ سامية
    Ancak tür olarak henüz bu aşamada değiliz. TED لكننا لم نصل بعدُ إلى هناك كجنس بشري.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more