"türev" - Translation from Turkish to Arabic

    • المشتقات
        
    • المشتق
        
    1990'ların sonuna gelindiğinde Türev ürünler 50 trilyon dolarlık denetilmeyen bir pazar oluşturmuştu. Open Subtitles فى أواخر التسعينيات كانت قيمة المشتقات 15 تريليون دولار فى السوق الحرة
    Born, Arnold Porter'da Türev ürünler alanında çalıştıktan sonra Clinton tarafından Türev ürünler pazarını denetleyen Vadeli Emtia Ticaret Komisyonu Başkanlığına getirildi. Open Subtitles بعد أدارة أعمال المشتقات لدى أرنولد و بورتر عينها الرئيس كلينتون لترأس لجنة التجارة فى السلع بأسعار مستقبلية
    Profesyonellerin özel pazarlıklarla gerçekleştirdikleri Türev ürünlerin alım satımının denetlenmesi gereksizdir. Open Subtitles الأشراف الحكومى على تعاملات المشتقات يوليو 1998 24 التى يقوم بها المحترفون سرا
    Türev ürünler evreni herkese bu evi sigortalama izni vermektedir. Open Subtitles عالم المشتقات أو الاستثمار البديل يمكن أى كان من التأمين على هذا المنزل
    Türev; yatırım yapmadığın ama yatırım yaptığın şeylere yatırım yapar gibi kazanç sağladığın bir şeydir. Open Subtitles المشتق هو عندما ,لا تستثمر بشيء لكنك بشكل ما تستثمر في شيء يشبه الشيء الذي تستثمر فيه نعم..
    Hazine bakanı olarak Türev ürünlerin deregülasyonunda önemli rol oynayan Larry Summers, 2001'de Harvard'ın rektörü oldu. Open Subtitles فى مجلس أدارة جولدمان ساكس لارى سمرز لعب كوزير المالية دور حاسم فى إلغاء رقابة الحكومة على المشتقات
    Hayır. Türev araçları umurumda değil. Burada spekülasyon yapmıyorum ki. Open Subtitles كلاّ، لستُ مهتمّاً حول المشتقات فلستُ محباً للتخمين
    Türev denilince aklıma üniversite koridorlarında dolanan öğretmenim geliyor. Open Subtitles لا أستطيع التفكير حتى في المشتقات بدون التفكير في ذلك المعلم ... في قاعة القصر
    Türev ürünler kullanarak bankacılar neredeyse her şey üzerine kumar oynayabilirler. Open Subtitles باستعمال المشتقات - الاستثمار البديل تمكن المصرفيون بالمقامرة على أى شئ تقريبا
    1998 Mayıs'ında, CFTC Türev ürünleri düzenlemek için bir öneride bulundu. Open Subtitles فى مايو 1998 أصدرت لجنة التجارة فى السلع بأسعار مستقبلية مشروع قرار لتنظيم المشتقات أو الاستثمار البديل derivatives
    2000 yılında, Senatör Phil Gramm Türev ürünleri denetimden muaf tutan tasarının yasalaşmasında önemli rol oynadı. Open Subtitles عام 2000 قام السيناتور فيل جرام قام بدور رئيسى فى تمرير مشروع قانون الذى يستثنى المشتقات أو الاستثمار البديل من الأشراف الحكومى
    Türev ürünlerin çoğunu bu şirketler satıyor. KOMİSYON ÜYESİ Open Subtitles هذه هى المؤسسات التى تقوم بمعظم أنشطة المشتقات أو الاستثمار البديل فى الولايات المتحدة Derivative activity
    Bir Bloomberg makalesine göre, iş eğlenceleri Türev ürünler simsarlarının gelirlerinin yüzde beşi düzeyinde ve bunlar arasında striptiz kulüpler, fahişeler ve uyuşturucu var. Open Subtitles حسب مقالة بومبرج ترفيه رجال الأعمال مثل 5% من دخل سماسرة المشتقات فى نيو يورك
    Türev balonu patladı. Open Subtitles حسنا.. لقد افلس قطاع المشتقات
    Dünyanın en büyük sigorta şirketi olan AIG kredi temerrüt swapları denilen Türev ürünlerden çok miktarlarda satıyordu. Open Subtitles أيه أى جى أكبر شركات التأمين فى العالم كانت تبيع كميات كبيرة من المشتقات أو الاستثمار البديل التى تدعى عقد التبادل الائتمانى credit default swaps
    Makalede, Hubbard kredi Türev ürünlerini ve menkul kıymetleştirme zincirini övüyor bunların sermaye tahsisini geliştirdiğini ve malî istikrarı artırdığını söylüyordu. Open Subtitles كبير الاقتصاديين فى جولدمان ساكس فى هذا التقرير أشاد هابارد بأهمية المشتقات Credit derivatives و سلسلة الرهون العقارية Securitization chain
    Kredi Türev ürünleri bankaları zarara karşı koruyor ve riskin dağıtılmasına yardımcı oluyordu. Open Subtitles أصبحت أقل تكرارا و أقل وطأة المشتقات أو الاستثمار البديل كانت تحمى البنوك من الخسارة Credit derivatives و تساعد على توزيع الأخطار
    Pekâlâ Türev; kendi değeri başka bir şeyin yani bağlı bir aracın değerinden türeyen finansal bir üründür. Open Subtitles أوكي.. المشتق هو منتج اقتصادي قيمته مستمدة من قيمة شيء آخر قائم عليه
    Sikmişim şu Türev bokunu! Open Subtitles اللعنه على المشتق هذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more