Bu değişime örnek niteliğindeki yakın zamanda ünlenen türlerden biri "battle royale". | TED | واحدة من إحدى الأنواع التي تمثل هذا التغيير هي لعبة باتل رويال. |
bulduğumuz yeni türlerden bazılarının örnekleri. | TED | هو مجرد عينات من عدد قليل من الأنواع الجديدة التي اكتشفنا. |
Tüm türlerden birkaç örnek toplamam soylarını tüketmez. | Open Subtitles | ما الفرق بين بضع عينات بوسعها توليف الأنواع كلها؟ |
Türleri, insanlık tarihindeki en başarılı türlerden biriydi. | Open Subtitles | لقد كان جنسها , واحدا من أكثر الأنواع نجاحا في تاريخ البشرية |
- Sanırım tüm türlerden sıkıldı. - Kimi verdin peki? - Rachel. | Open Subtitles | ــ يحب جميع الأنواع حسبما أعتقد ــ إلى من أعطيته؟ |
Hey, niye diğer türlerden daha az hakkım olmalı ki? | Open Subtitles | فلمَ ينبغي أن يكون لديّ حقوق أقلّ من أيّ نوع من الأنواع الأخرى؟ |
Ayrıca en tehlike altındaki türlerden birisi. | Open Subtitles | كما أنه أحد أكثر الأنواع المهددة بالإنقراض |
Sadece yerel ve buraya ait türlerden yüz binlerce fidan dikmeye başladık. Burada tahrip edilene benzer bir ekosistem inşa ettik. Yaşam olağanüstü bir şekilde geri gelmeye başladı. | TED | بدأنا بزراعة مئات آلاف من الأشجار والنباتات الأنواع المحلية فقط ، الأنواع الأصلية فقط حيث قمنا ببناء نظام بيئي مماثل لتلك التي دمرت وبدأت الحياة في العودة بطريقة لا تصدق |
Farklı türlerden insanların konserlere gelip sahnenin önünde tapındığını görüyorsunuz Iron Maiden bu, sizi gerçekten kalbinizden vurma ve kafa sallayıp delirmenize neden olma yetenekleri var. | Open Subtitles | إذا يمكن أن نرى جميع هذه الأنواع المختلفة من الناس التي تأتي على طول للعربات والعبادة عند المذبح الذي ایرون مایدن. لديهم هذه القدرة على ضرب حقاً قلبك |