Ve ben tıp fakültesindeyken aldığım mesaj buydu. | TED | وكانت تلك هي الرسالة التي استوعبتها. عندما كنت في كلية الطب. |
tıp fakültesindeyken bir gün boğulmuş bir adama otopsi yapıyordum. | Open Subtitles | مرة في كلية الطب قمت بتشريح شخص كان من الممكن ان يغرق |
tıp fakültesindeyken, okul parasını karşılayamamış. | Open Subtitles | لماذا هو حسناً، لأنه لم يستطع التكفل بمصاريف كلية الطب |
Bu konuda tıp fakültesindeyken birkaç şey okumuştum. | Open Subtitles | قرأت عنها بكلية الطب لماذا... |
tıp fakültesindeyken parmağını bir herifin götüne sokmuş olmalı. | Open Subtitles | كان يجب أن يضع إصبعه في مؤخره أحدهم في كلية الطب |
tıp fakültesindeyken böyle durumlarda derdik ki, doktorlar asla ayrılmaz sadece yüklerini hafifletirler. | Open Subtitles | زملائي في كلية الطب كانوا يقولون الأطباء لا يهجرون بل فقط هم تحت القسم |
Ben de tıp fakültesindeyken bencillik yapmıştım. | Open Subtitles | كنتُ عدائية ذات مرة عندما كنت في كلية الطب |
Beni yıllığa editör yaptın, üniversitedeyken SUMMA öğrencisi tıp fakültesindeyken AOA tıp derneği. | Open Subtitles | جعلتيني محررة الكتاب السنويّ نابغة حديثي التخرج بجمعية كلية الطب الشرفية |
Deli olduğumu düşüneceksin ama eskiden tıp fakültesindeyken uyanık kalmak için yaptığımız bir şey vardı. | Open Subtitles | تعلمين، سوف تظنين أنني مجنونة، ولكن هناك هذا الشيء الذي اعتدنا عمله في كلية الطب |
tıp fakültesindeyken, yapılabileceğini bilmiyorken bile bunun hayalini kuruyorduk. | Open Subtitles | أعني، هذا ما كنا سنحلم به في كلية الطب لو ظننا أنه ممكن أن يحدث |
Tel Aviv'de tıp fakültesindeyken tadı çok hoşuma giderdi. | Open Subtitles | طورت العقار لأجله حينما كنت في كلية الطب في " تل أبيب " |
Edinburgh'deki tıp fakültesindeyken özgür kalmış bir köleden öğrenmişti... | Open Subtitles | تعلمه من رقيق محرر بينما كان في كلية الطب في (إدنبرة) |