"tıpkı diğer" - Translation from Turkish to Arabic

• مثل كل
• مثل جميع

Tıpkı diğer her gaddar sosyetiklerdeki gibi yeteneklerini boşa mı harcadı ?
مثل كل حيثية اجتماعية تافهة أخرى أضاع عليها مجهوده وعبقريته هباءً ؟

Adamlarım beni çölde bıraktı. Tıpkı diğer kovboylar gibi bağırsaklarım bozuldu.
عصابتى تركتنى فى الصحراء فشعرت مثل كل رعاة البقر الآخرون أنى أكره من أعماقى

Biliyor musun Serena, bu seferkinin de Tıpkı diğer kavgalarımız gibi geçici bir şey olmasını isterdim, böylece hala birbirimizin en iyi dostu olarak kalabilirdik.
سيرينا ، لقد تمنيت ان يكون هذا مثل كل صراعتنا ولا يهم كم نكره بعضنا

Dün Tıpkı diğer insanlar gibiydik, öbürlerine benziyorduk.
أمس , كنا مثل جميع الناس أعنى مثل الآخرون

Evet, Tıpkı diğer tüm patronlar gibi.
نعم، تماما مثل جميع رؤوسائنا الآخرين السابقين.

UAN okulundanmış, Tıpkı diğer kızlar gibi.
لقد أتت الفتاة من مدرسة، UAN مثل جميع الفتيات المختفيات

Tıpkı diğer gece arkadaşların gibi gizleniyor, saklanıyorsun.
مثل كل أصدقائك الليليين تزحفون وعندما تصلون الى الضوء

Bu kanıt değil, bir test. Tıpkı diğer her şey gibi.
هذا لا يثبت، بل هو اختبار، مثل كل شيء آخر.

Tıpkı diğer acı çeken erkekler gibi.
تماماً مثل كل أولئك الرجال الآخرين الذين يعانون.

Bu da Tıpkı diğer büyük fikirler ya da kurtulamadığınız bir sürü fikir gibi, bir kokteyl partisinde başladı. Yaklaşık 10 sene önce, bir arkadaşımla bir kokteyldeydik
ولقد بدأ الأمر، مثل كل الأفكار العظيمة، أو كثير من الأفكار التي لا تستطيع الخلاص منها، في حفل عشاء. قبل حوالي عشر سنوات، كنت في حفل عشاء مع صديق لي

Hayır, kahrolası beni ısırdığında nerede olduğumu hatırlayamam, çünkü kahrolası ormanın ortasındaydım, Tıpkı diğer kahrolası ormanlara benziyordu, kan emen, kana susamış, kanlı küçük alçaklarla doluydu!
لا أنا لا أستطيع أتذكر أين كنت عندما قرصني بدمويته لأنني كنت في منتصف الغابة الدامية التي بدت مثل كل أجزاء الغابة الدامية

İlk fırsatta yüzüstü bırakacak seni Tıpkı diğer iyi ve saf nedenlerin gibi.
سيخذلك في الفرصة الأولى... مثل كل الاخرين الأسباب جيدة وبريئة.

Ama sen de tıpkı Hardscrabble gibisin, Tıpkı diğer herkes gibisin.
ولكنك فقط مثل هاردسكرابل مثل كل شخص آخر

Sen, kolaysın Tıpkı diğer Olimposlular gibi.
أنت ناعم " مثل كل أبناء " أوليمبيا

Tıpkı diğer işler gibi.
- لا, كان يلعب فقط, كان ... .. مثل كل شيء...

Ve örnek bir baba. Tıpkı diğer arkadaşların gibi, değil mi?
و أبٌ قدوة مثل جميع أصدقائك؟

Sen de Tıpkı diğer insanlar gibi... Ne?
أنت مثل جميع الذين...