| Patron, taht odasına Duman Kodesi yapmış. | Open Subtitles | الزعيم استخدم السجن الدخّانيّ في غرفة العرش. |
| Zor olan kısım, taht odasına girmek. | Open Subtitles | الصعوبة ستكون في الوصول إلى غرفة العرش. |
| - Konuştuğumuz gibi taht odasına götürüyorlar. | Open Subtitles | - لقد كانوا يأخذونه إلى غرفة العرش بينما كنا نتحدث- |
| Yarın nihayet ordum zaferle taht odasına yürüyecek. | Open Subtitles | غدا ، أخيرا سيزحف جنودي منتصرين نحو قاعة العرش |
| Mary, benim yerime taht odasına sen gider misin? | Open Subtitles | ماري، هلا ذهبتِ الى قاعة العرش بدلا مني؟ |
| Majesteleri sizi bir saat sonra taht odasına bekliyor. | Open Subtitles | جلالة الملكة سوف تقابلك بعد ساعة في قاعة العرش -حسنا |
| Yani asıl önceliği, düşmanların taht odasına gidişini engellemekti. | Open Subtitles | "لذا أولويّته الرئيسيّة كانت إبعاد الأعداء عن غرفة العرش" |
| taht odasına geri dönmeliyiz | Open Subtitles | علينا العودة الى غرفة العرش |
| Bir taht odasına benziyor. | Open Subtitles | يبدو وكانه غرفة العرش |
| Kral, taht odasına gelmenizi bekliyor. | Open Subtitles | الملك يطلب حضوركِ في قاعة العرش. |
| Fanatikliğin eşiğinde olan duyguları taht odasına vardıktan sonraki saniyeler içerisinde aklını başına toplamasına mani olmuştu. | Open Subtitles | "مشاعره النضّاحة بالتعصّب..." "منعته عن التفكير بوضوح خلال الثواني التي تلت وصوله قاعة العرش" |
| taht odasına bekleniyorsun. | Open Subtitles | يحتاجون إليك في قاعة العرش |
| Benimle taht odasına geleceksin. | Open Subtitles | ستاتي معي إلى قاعة العرش. |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 