Şimdi birleşirsek o takımları beraber götürme şansına da sahip olurum. | Open Subtitles | الأن , أذا أندمجنا عندها سأصل لموقع قيادة هذه الفرق أيضا |
Spor takımları birlikte çalışırlar: O sihirli, maçı kurtaran anları düşünün. | TED | الفرق الرياضية تعمل مع بعضها البعض: فنرى ذلك السحر وتحركات تنقذ الفريق. |
Her organizasyonda bunun gibi önemli bir çok insan ve makina takımları var. | TED | والآن، سيكون هناك العديد من فرق البشر والآلات الهامة جدًا في كل تنظيم، |
Eğer siz ve diğer SG takımları olmasaydı, bizim burada yapacak işimiz olmazdı. | Open Subtitles | بالطبع سيدي , لولاكم و باقى فرق إس جي , لكنا بلا عمل |
Spor takımları, takım olmanın somutlaşmış halidir. Sözlük tanımı şöyledir: | TED | الفرق الرياضية تجسد المعنى الحرفي للفريق، التعريف الرسمي له. |
Bu haksızlık, üstünüzü giyin. takımları ayırdedebiliriz. | Open Subtitles | هذا ليس عدلا ضع قميصك في الخلف كي نستطيع ابقاء الفرق سويه |
Eğer böyle oynarsanız, bırakın büyük takımları kimseyi yenemezsiniz. | Open Subtitles | استمروا فى اللعب بهذه الطريقة ولن تهزموا فريقاً جيداً، ناهيكم عن الفرق العظيمة |
- Evet. Dünyadışı takımları oradan getirebileceği şeyler konusunda protokolleri takip eder. | Open Subtitles | نعم , لجانب ذلك , الفرق الخارجية يتبعون قواعد صارمة للسلامة في تحديد ما ان يجلبونه الى الأرض |
Bu takımları kendilerinden daha iyi biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف هذه الفرق أكثر مما يعرفوا أنفسهم |
Bu takımları kendilerinden daha iyi biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف هذه الفرق أكثر مما يعرفوا أنفسهم |
Uygun durumdaki tüm SG takımları 2 Saat içinde geçit odasında olsun. | Open Subtitles | ارغب فى كل فرق اس جي الجاهزه فى غرفه البوابه خلال ساعتين |
Çok üzgünüm ama hem Ninjalar'ın hem de Transformerlar'ın takımları tamamen dolu. | Open Subtitles | أنا آسف جداً ولكن كلا فريقي النينجا والمتحولون ممتلئين لديهم فرق كاملة |
Google'ın, Google olma nedeni bu ve beyzbol takımları bu nedenle maç kazanmak için kazanma sanatı kullanıyorlar. | TED | إنه السبب في أن جوجل هو جوجل، و إنه السبب في أن كل فرق كرة القاعدة هذه تستخدم التخطيط للفوز بالمباريات. |
Tüm dünyada hükûmetler, araştırma takımları benzer sonuçlara ulaştılar ve aynı tipteki operasyonları gözlemlediler. | TED | حكومات، فرق بحثية حول العالم كانوا يتوصلون إلى إستنتاجات مماثلة ويقومون بمراقبة نفس أنواع العمليات. |
Hayır, diğer yeşillik. Neden L.A. takımları üzerine oynamaya devam ediyorsun, Lightning? | Open Subtitles | لماذا تستمر بالمراهنة على فرق لوس أنجلوس ؟ |
O zamana kadar, tüm SG takımları başka bir gezegende gezinen 4 NID adamını arayacak. | Open Subtitles | حتى ذلك الحين كل فرق إس جي ستكون منتبهه لأربع رجال من إن آى دى يتجولوا فى الكواكب الأخرى |
O aptal takımları giydikleri... sahte gözlükleri taktıkları ve evrak çantası taşıdıkları için sana öyle geliyor. | Open Subtitles | أعتقد هذا لأنهن يرتدين البدلات الرسمية والنظارات الغبية المزيفة ويحملن الحقاىب |
Cennet Ekibi yeni savaş takımları kullanan bir grup gavat sonuçta. | Open Subtitles | منشئي الجنة... هم بضعة من الهاوين حصلوا على بدلات قتالية. |
Bunu araştırdığımda, insanların, bunu takımları olarak görmediklerini fark ettim. | TED | عندما نظرت في ذلك، أدركت أن الناس لم ينظروا اليها على انهم فريقهم. |
İniş takımları kontrol ediliyor. | Open Subtitles | الكشف على ترس الهبوط. |
takımları karıştırmaya karar verdik. | Open Subtitles | لقد قررنا أن نجمع بين الفريقين |
O takımları görmek isterim. | Open Subtitles | أنا أوَدُّ أَنْ أَرى تلك البدل. |
Sweeney MOPP takımları hakkında haklıydı sadece söylediği sebep yanlıştı. | Open Subtitles | سويني كان صادق بخصوص البذلات الواقية و لكنه كان خاطيء بخصوص سبب ارتدائهم |
Şu salak takımları taşıdım. | Open Subtitles | كنتُ أحمل ذلك الترس الغبي |
Karşılaştıkları takımları destekledigi söylenirmiş | Open Subtitles | لقد قيل أنك كنت تشجع أي فريق يلعب ضد "الغزلان" |
Gümüş takımları yemek odasında bulabilirsiniz. | Open Subtitles | ستجدون أواني الفضة في غرفة الطعام |