Bazen yüzünde yanık olan kurbanlar tedavi süresince şeffaf bir maske takarlar, böylece sen yarayı görebilirsin, fakat yara hala korunuyordur. | Open Subtitles | أحياناً ضحايا حروق الوجه يرتدون قناعاً خلال العلاج يمكنك رؤية الجروح ولكنها محمية |
Yüz yanığı hastaları tedavi için açık bir maske takarlar. | Open Subtitles | ضحايا حرائق الوجه يرتدون قناعاً واضحاً اثناء العلاج |
Maskeleri yüzlerine takarlar ve gücü ellerine geçirirler. | Open Subtitles | الّذين يرتدون الأقنعة ، و تكون لديهم القوة. |
İnsanlar genellikle saati, zayıf olan kola takarlar. | Open Subtitles | الأشخاص في العادة يرتدون الساعة في اليد التى لا يستخدمونها في العادة |
Hepsi de takım giyerler ve model çanta takarlar. | Open Subtitles | جميعهن يرتدين الحلل وحقائب كبار المصممين إنه بمثابة زي |
Normalde şu koca, geniş kemerleri takarlar değil mi? | Open Subtitles | عمّال تركيب الكابلات لطالما يرتدون تلك الأحزمة الكبيرة القديمة, أليس كذلك؟ |
Bilirsin, şu kocaman kürklü şapkalardan takarlar. | Open Subtitles | يرتدون القبعات الكبيرة المصنوعة من الفرو |
Kanser olan insanlar için pembe kurdeleler takarlar yürüyüşler düzenlerler ve sen de kendini şey gibi hissetmezsin, şey gibi... | Open Subtitles | عندما يصاب الاشخاص بالسرطان فأنهم يرتدون ربطة وردية وينظمون السباقات , وهنالك الأموال ليس عليهم ان يشعروا بأنهم |
Oynayanlar maske takarlar, gerçekten korkunçtur. | Open Subtitles | و هم يرتدون أقنعة.. و هى مخيفة نوعا |
İnsanlar burçları ile ilgili küpeler takarlar ve günlük burçlarını sabahları okurlar. | Open Subtitles | الناس يرتدون القلادات التى لها علاقة بالتنجيم يبحثون يوميا فى أبراجهم (حظك اليوم) |
Boyunlarına aynalar takarlar. | Open Subtitles | إنهم يرتدون مرايا حول أعناقهم |
Hep maske takarlar. | Open Subtitles | -إنهم يرتدون الأقنعة دوماً |
Maske takarlar. | Open Subtitles | يرتدون أقنعة |
Alice rolünü isteyen bütün kızlar, kurdele takarlar. | Open Subtitles | الفتيات اللواتي يمثلن دور (أليس) يرتدين وشاحا |
Ya da gözlük takarlar. | Open Subtitles | {\cCCCC00}.أو يرتدين النظارات |