Takvimde işaretlenmiş bir gün değil, bir doğumgünü değil, yeni yıl değil. | Open Subtitles | إنه ليس يوم على التقويم ليس عيد ميلاد وليس سنة جديدة |
Takvimde işaretle de kendimi ne zaman asacağımı bileyim. | Open Subtitles | ضع دائرة حول التاريخ على التقويم لاعرف متى هو الوقت الذي اشنق نفسي فيه |
Unutmayayım diye Takvimde günleri işaretlemiştim. | Open Subtitles | كنت اُعلم الأيام في التقويم فقط من أجل أن أكون متأكده |
Evren o kadar yaşlıdır ki kozmik Takvimde 10 milyon yıl öncesi ancak son yılın son gecesinde saatin 18:00 olduğu zamana denk gelir. | Open Subtitles | الكون قديم جداً حتى أنه على التقويم الكوني عشرة ملايين سنة تأخذنا فقط الى السادسة مساءاً في الليلة الأخيرة |
Biz insanlar kozmik Takvimde o kadar yeniyiz ki, tüm kayitli tarihimiz 31 Aralik'in son dakikasinin son birkaç saniyesiyle açiklaniyor. | Open Subtitles | نحن البشر ظهرنا على التقويم الكوني حديثاً جداً... أنّ تأريخنا المدون... يحتلّ فقط... |
Zamanin muazzam büyük okyanusundaki bu Takvimde, bütün hatiralarimiz bu küçük kareye ancak sigiyor. | Open Subtitles | في المحيط الواسع للزمن الذي يمثله هذا التقويم... تقتصر جميع ذكرياتنا... ... |
Takvimde bugün yazıyor. | Open Subtitles | التقويم يشير إلى أنه في هذا اليوم |
- Takvimde gördüm bugün. - 1984'den kalma Takvimde mi? | Open Subtitles | لقد رأيت ذلك في التقويم الخاص بي |
Kozmik Takvimde 31 Ağustos'ta. | Open Subtitles | في الـ 31 من أغسطس من التقويم الكوني |
Takvimde bunlardan bir sürü var. | Open Subtitles | التقويم ملئ بهم |
Takvimde bunlardan bir sürü var. | Open Subtitles | التقويم ملئ بهم |
Takvimde görmüyorum. | Open Subtitles | انا لا اراة على التقويم |
Takvimde yazılı. | Open Subtitles | كان على التقويم. وعلى الحائط. |
Takvimde bu günü neden işaretledin? | Open Subtitles | لمَ أشرتِ على التقويم" "بهذا التاريخ |
Takvimde görünüyordu. Ben de... | Open Subtitles | -كان هذا الموعد على التقويم |
Takvimde gördüm. | Open Subtitles | -أجل، رأيتُ ذلك على التقويم . |