"tanışmak için" - Translation from Turkish to Arabic

    • لمقابلة
        
    • لمقابلتك
        
    • لمقابلته
        
    • للقاء
        
    • للقائك
        
    • لألتقي
        
    • لتقابل
        
    • لأقابل
        
    • ليقابل
        
    • لمُقَابَلَة
        
    • لمقابلتها
        
    • لمقابله
        
    • حتى أقابل
        
    • للتعرف على
        
    • لمقابلتكم
        
    Geçen dönem atletlerle tanışmak için spor terapi kursuna gitmiştim. Open Subtitles اخذت صف العلاج الطبيعي في الفصل الدراسي الماضي لمقابلة الرياضيين
    Bir film yıldızıyla tanışmak için bu kadar belâya bulaşman çok acınası. Open Subtitles إنه أمر مثير للشفقة أن تتكبد كل هذا العناء لمقابلة نجمة سنيمائية
    Sizinle tanışmak için sabırsızlanıyordum. Open Subtitles لقد كنت اتطلع لمقابلتك اسمعنى ,هل تسدى لى معروفا؟
    Bence bu harika. Onunla tanışmak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles أعتقد أنه رائع، لا أستطيع الأنتظار لمقابلته
    Evet, bar sahibi olmanın kızlarla tanışmak için iyi bir yol olduğunu duymuştum. Open Subtitles أجل ، لقد سمعت أن إمتلاك بار . هي طريقة مذهلة للقاء الفتيات
    Çünkü etrafta seninle tanışmak için can atan bir sürü yayıncı var. Open Subtitles لأن هناك عدة ناشرين يتشوقون للقائك
    Sizinle tanışmak için uzun bir yoldan geldim. Open Subtitles لقد قطعتُ مسافة طويلة لألتقي بكِ
    Tony'yle tanışmak için seni Broadmoor'a sokmayı denememizi ister misin?" TED هل تود منا أن نحاول وندخلك إلى برودمور لتقابل توني؟"
    Ne kadar harika bir grup, her birinizle tanışmak için sabırsızlanıyorum! Open Subtitles يا لكم من مجموعة رائعة لايمكنني الانتظار لمقابلة كل واحد منكم
    Neyse, dondurmacı başka kadınlarla tanışmak için güzel bir yer olacaktır. Lütfen! Open Subtitles على كلٍ، أعتقد أن محل المثلجات سيكون مكان جيد لمقابلة نساء آخرين
    Poliglotlarla tanışmak için en iyi yer yüzlerce dil tutkununun pratik yapmak için aynı noktada bir araya geldiği bir etkinlik. TED إن أفضل مكان لمقابلة متعددي اللغات هو حدث يجمع مئات من محبي اللغات في مكان واحد لممارسة لغاتهم.
    1942 kışında Hans, Nazi karşıtı isyancılarla tanışmak için Çekoslovakya sınırına tehlikeli bir yolculuk yaptı. TED في شتاء عام 1942، قام هانز برحلة خيانة إلى الحدود التشيكوسلوفاكيّة لمقابلة متمرّدين مناهضين للنازية.
    Gençlere İş Bulma görevlisi, Paskalya tatiline çıkanlarla tanışmak için burada. Open Subtitles مسئول توظيف الشباب سيكون موجود اليوم لمقابلة من سيتركوا المدرسة.
    Yazılarının ürkütücü ve depresif olduğunu duymuş. Seninle tanışmak için can atıyor. Open Subtitles لقد سمع أن كتاباتك مرضية و محبطة إنه يتوق لمقابلتك
    Connie, tatlım Bayan Mount-Temple sizinle tanışmak için sabırsızlanıyordu. Open Subtitles كوني حبيبتي , السيدة مونت تيمبل متشوقة جدا لمقابلتك.
    Onunla tanışmak için 65 kilometre yol yürüdüm. Open Subtitles أنا قطعت مسافة 40 ميل لمقابلته و لم أفعل شيء
    Seni fazlasıyla eğlendiren bu çiftle tanışmak için can atıyorum. Open Subtitles انني أتحرق للقاء صديقيّك أولئك و اللذان يبدو أنهما يروقان لكِ جداً
    Ama köstebek sorununuz çözüldüğüne göre seninle tanışmak için can atıyorum. Temas halinde olacağım. Open Subtitles فأنا أتطلّع للقائك سأبقى على تواصل
    Bayanlarla tanışmak için Avustralyalı aksanımı kullanırım. Open Subtitles إني أتحدث بالأسترالية لألتقي بالنساء
    Susie bu kadar insanla tanışmak için ne zaman vakit buldu? Open Subtitles أين وجدت سوزي الوقت لتقابل كل هؤلاء الناس؟
    Peki, belki de adı çıkmış ünlü komşumla tanışmak için bir yol arıyordum. Open Subtitles حسناً ، ربما كنت أبحث فقط عن طريقة لأقابل بها جاري السيء السمعة
    Hatta diğer iblislerle tanışmak için, onunla dışarı bile çıktım. Open Subtitles حتى حاولت أن أجعله يخرج ليقابل لشياطين الآخرى
    Ev sahibimizle tanışmak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles أنا لا أَستطيعُ الإنتِظار لمُقَابَلَة مضيّفِنا.
    Hoş bir fiziği olduğunu ve bunun da tanışmak için iyi bir bahane olduğunu düşündün. Open Subtitles ظننت أنها جميلة، فتلك كانت طريقة لمقابلتها
    - Bu gece sırf daha olgun ve zengin erkeklerle tanışmak için beni kullanıp durdun. Open Subtitles هذه الليله بأكملها استخدمتينى لمقابله رجال أغنياء كبار السن
    Geçmiş olsun. Ailenle tanışmak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles تحسّن سريعاً" "لا أستطيع الإنتظار حتى أقابل عائلتك
    Düğünler, yeni insanlarla tanışmak için harika yerlerdir. Open Subtitles حفل الزفاف هو مكان رائع للتعرف على أشخاص جدد
    Gece burada kalacak olanlar ev sahipleriniz sizinle tanışmak için şurada bekliyorlar. Open Subtitles لأولئك منكم الذين سيبقون الليلة. مضيفيكم ينتظرون هناك لمقابلتكم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more