"tanıştığımız zaman" - Translation from Turkish to Arabic

    • عندما التقينا
        
    • عندما تقابلنا
        
    • عندما إلتقينا
        
    • متى تقابلنا أول مرة
        
    • حين تقابلنا
        
    • حين عرفتك
        
    tanıştığımız zaman yüzüne dokunmamı istemiştin böylece nasıl biri olduğunu anlayacaktım. Open Subtitles عندما التقينا أول مرة عرضت علي أن ألمس وجهك حتى أنمكن
    Ablanla tanıştığımız zaman, bize seni göstereceğine söz verdi. Open Subtitles عندما التقينا أختك ، وعدت أنها سوف ترينا إياك
    İlk tanıştığımız zaman, en sevdiğim rengin yeşil olduğunu söylemiştim,... Open Subtitles عندما تقابلنا لأولِ مرة, أخبرتكَ أنَّ لوني المفضل هو الأخضر
    Ve eskiden kim olduğunun, geçmişinin ya da tanıştığımız zaman kim olduğun önemi yok. Open Subtitles وهذا ليس بشأن ماكنتِ عليه في السابق ماضيك او ماكنت عليه عندما تقابلنا
    tanıştığımız zaman dağılmış durumdaydım, Nate. Open Subtitles إسمع، كنتُ مُحطماً عندما إلتقينا يا (نيت).
    tanıştığımız zaman dünya zaten kötü bir durumdaydı. Open Subtitles -إن العالم كان في حالة سيئة حين تقابلنا
    Paris'te tanıştığımız zaman da kocamdı. Open Subtitles وكان زوجي حين عرفتك في باريس.
    İlk tanıştığımız zaman sorduğunuz soru gibi sorular sorun. Open Subtitles نسأل مثل مثلك عندما التقينا لأول مرة.
    Ve eğer tanıştığımız zaman hikayeyi bana anlatsaydın hala yüzüğünü taşıyor olurdum. Open Subtitles وكنت قد قال لي القصة، عندما التقينا أول مرة - - لذلك اضطررت لا يزال يرتديها دعوتكم اليوم.
    Biz av köşkü tanıştığımız zaman biliyordu? Open Subtitles أنت تعرف عندما التقينا في لودج الصيد؟
    Burada da tanıştığımız zaman. Open Subtitles -و هنا عندما التقينا
    tanıştığımız zaman içtiğimi biliyordun. Open Subtitles كنت تعرف انني اشرب عندما التقينا !
    Neden tanıştığımız zaman bana kim olduğunu söylemedin? Open Subtitles لماذا لم تُعرفينى بنفسك عندما تقابلنا أول مرة؟
    tanıştığımız zaman ölmek üzere olan tartaklanmış bir köpek gibiydin. Open Subtitles عندما تقابلنا,كنتِ مثل الكلب المضروب بالكاد متعلقه بخيط
    İlk tanıştığımız zaman ben Harry'dim. Harry senin için hiçbir anlam ifade etmiyordu. Open Subtitles عندما تقابلنا اول مرة كنت هاري و هاري لا يعني شيء لك
    tanıştığımız zaman Shaw beni vurmuştu. Open Subtitles لقد أردتني (شو) عندما إلتقينا أوّل مرّة.
    tanıştığımız zaman dünya zaten kötü bir durumdaydı. Open Subtitles -إن العالم كان في حالة سيئة حين تقابلنا
    Paris'te tanıştığımız zaman da kocamdı. Open Subtitles وكان زوجي حين عرفتك في باريس.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more