"tanıklık ediyor" - Translation from Turkish to Arabic

    • تشهد
        
    • نشهد
        
    Gözlemlediği gök cisimlerine dair yaptığı çizimler esrarengiz hassasiyetine tanıklık ediyor. Open Subtitles والرسوم التي قام بها للأجسام الفلكية التي لاحظها تشهد لدقته الخارقة
    Televizyon haberleri bile, gözün büyülü işlevinin her şeyin merkezinde oluşuna tanıklık ediyor. Open Subtitles حتى نشرات الأخبار التليفزيونية تشهد على حقيقة بأن مهمة العين السحرية موجودة في مركز كل الأشياء
    Yeryüzünün bağırsaklarından yükselen dumanlar ilk atmosfere tanıklık ediyor. Open Subtitles هذه السحابة من الدخان المنبعثة من أعماق الأرض تشهد على المصدر الطبيعي للغلاف الجوي الأصلي
    O yüzden şu an bir tarihin önemli bir kısmına tanıklık ediyor sayılırız. Open Subtitles إذاً, نحن نشهد قطعة من التاريخ الآن
    North Jackson adına tarihi bir ana tanıklık ediyor olabiliriz sayın seyirciler. Open Subtitles قد نشهد تاريخ "نورث جاكسون" هنا
    Kıyıdan sadece birkaç mil içeride kameralarımız mucizevi bir ana tanıklık ediyor. Open Subtitles على بضعة أميال من الشاطىء، تشهد كاميراتنا حاثة خارقة
    Buna da tanıklık ediyor musunuz? Open Subtitles السابع من أكتوبر 2008 هل تشهد على ذلك أيضا
    Beethoven'ın Beşinci Senfonisi gibi bir parça esasında Beethoven'ın yarım saat boyunca keder ve öfkeden nasıl sevince doğru adım adım yolunu çevirmesinin mümkün olduğuna tanıklık ediyor. TED ان مقطوعة مثل مقطوعة بيتهوفن الخامسة تشهد بالاساس على امكانية انتقاله من الغضب و الحزن في نغمة امتدت على مدى ساعة ونصف خطوة بخطوة على طريقته الى لحظة تمكن من خلالها الدخول الى الفرحة
    Bir uzman olarak tanıklık ediyor, bir kurban olarak değil. Open Subtitles إنها تشهد كشاهدة خبيرة وليس كضحية
    Ceza davalarında tanıklık ediyor. Open Subtitles وهى تشهد فى جلسات الجرائم
    Ceza davalarında tanıklık ediyor. Open Subtitles وهى تشهد فى جلسات الجرائم
    - Bugün kim tanıklık ediyor? Open Subtitles - المتواجدون تشهد اليوم؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more