| İkincisi, sopayı kahrolası tanktan çıkarıp yaptığımızın kötü bir fikir olduğunu kabul ederiz. | Open Subtitles | الثانى: أن نخرج هذه العصا خارج الخزان وننسى هذه الفكرة السيئة |
| Birinci tanktan sodyum hidroksit sızıyor. | Open Subtitles | هذا الخزان الأول يقوم بتسريب هيدروكسيد الصوديوم. |
| öndeki tanktan bir asker ''Bu barikatı yoketmek için mutlak emir aldık. | TED | ثم قال الجندي من على الدبابة في المقدمة "لدينا أوامر غير مشروطة لتدمير هذا الحاجز. |
| tanktan kalanları, bizim hatlara kadar götürdüm. | Open Subtitles | لقد قدت المجموعة على ظهر الدبابة |
| Konuşmamızla ilgili olduğuna göre yanmakta olan bir tanktan 108 kiloluk bir adamı kurtardığım için verdiler. | Open Subtitles | بما إنّنا إثنان في هذه المُحادثة, لقد حصلتُ عليه مقابل إخراج رجل يزن 240 رطل من داخل دبابة تحترق. |
| Eğitimli ellerde, bir dosya dolabı bir tanktan daha etkili olabilir. | Open Subtitles | ...في أيدي مدربة ...يمكن لخزانة أن تكون فعالة أكثر من دبابة |
| Karakol komutanının raporunda motorlu tanktan bahsediliyor. | Open Subtitles | قائد التقارير ذكر ان هناك دبابه بدون سائق |
| Seni o tanktan çıkardım. | Open Subtitles | لقد اخرجت جثتك بنفسي من هذا الخزان |
| - tanktan çıkalı ne kadar oldu? | Open Subtitles | - كريسجين أفاسارالا " نائبة وكيل الأمم المُتحدة "ـ - كم مضى من الوقت وهو خارج الخزان ؟ |
| Bu sopayı tanktan çıkarmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نخرجه خارج الخزان |
| Seni o tanktan ... dışarı çıkarmıştım. | Open Subtitles | أنا أخرجتك بيدي من الخزان ؟ |
| tanktan uzak dur. | Open Subtitles | إبتعد عن الخزان. |
| Ben tanktan sonraki Mitch'im. | Open Subtitles | أنا (ميتش) بعد خروجه من الخزان |
| Aylakları geçemezsin ki. tanktan çıkarmıştın beni. | Open Subtitles | لن تتمكن ابدًا من تجاوز السائرون - لقد اخرجتموني من تلك الدبابة - |
| tanktan in. | Open Subtitles | إبتعد عن الدبابة |
| tanktan in! | Open Subtitles | إبتعد عن الدبابة |
| Şu aptal Chung'ın bir adamı yanan bir tanktan çıkardığı haberini duymaktan. | Open Subtitles | عن تلك القصة الغبية من واخراج الرجال من دبابة محترقة |
| Olur da nasıl bir savaş kahramanı olduğunu unuttuysak diye Bon Jovi'yi yanan bir tanktan çıkaracak bence. | Open Subtitles | أعتقد هو سَيَسْحبُ بون جوفي خارج دبابة مُحترقة في حالة كلنا نَسينَا كيف كان بطل حرب لعين |
| O çip bin tanktan bile daha ölümcül. | Open Subtitles | رقاقة يمكنها فتك أكثر من 1000 دبابة |
| Başçavuş Lipton bile patlayan tanktan nasibini almıştı. | Open Subtitles | حتي سيرجنت "ليبتون" اصيب بشظيتين من دبابه منفجره |
| Bull Hollanda'da patlayan bir tanktan nasibini aldı. | Open Subtitles | و بول اصابته شظية من دبابه في "هولاندا" |