Dün olanları hiç konuşmayacağıma Tanrı huzurunda yemin ederim. | Open Subtitles | أقسم أمام الله أننى لن أقول كلمة عما حدث بالأمس |
Tüm istediğim Tanrı huzurunda... sevdiğim adamla evlenmeden önce... bir kaç yakın arkadaşla olmak. | Open Subtitles | كل ما تريد عدد قليل من الأصدقاء المقربين كما تبادل وعود أمام الله مع رجل أعشق. |
İçinde bulundukları durum gözetilmeksizin ta ki saçları ak düşene kadar bütün zorlukların her aşamasında birbirlerini seveceklerine dair Tanrı huzurunda söz veriyorlar. | Open Subtitles | بغض النظر عن حالتهم هذه حتى تشيب رؤوسهم فهم يعدون أمام الله بأنهم سوف يحبون بعضهم البعض عبر تحملهم المشاق |
Tanrı huzurunda evlenmişlerdi. Yani Isabel'i bir kenara atamazdı. | Open Subtitles | لقد تزوجا أمام الرب لذا ما كان بإمكانه أن يتخلص منها. |
Seni Tanrı huzurunda öpecek değilim. | Open Subtitles | -لن أقبلك أمام الرب |
"Tanrı huzurunda aracı olman için yakarıyorum. | Open Subtitles | أن تتوسط لي عند الرَّب |
Tanrı huzurunda söylüyorum ki bu adam hiçbir suç işlememiştir. | Open Subtitles | أعلن أمام الله أني بريء من أي جريمة |
Tanrı huzurunda kutsal bir anlaşmadır. | Open Subtitles | ميثاق مقدس أمام الله. |
Tanrı huzurunda yemin ederim. | Open Subtitles | أقسم أمام الله |
Henry ve Mary bu kutsal nikaha rıza göstererek Tanrı huzurunda şahitlik istiyorlar. | Open Subtitles | بموافقة (هنري) و(ماري) بالإتحاد في رباط الزواج المقدس وقد شهدا على ذلك أمام الرب وهذه المجموعة... |
"Tanrı huzurunda aracı olman için yakarıyorum. | Open Subtitles | أن تتوسط لي عند الرَّب |