Taryn, perdeleri kapatır mısın lütfen? | Open Subtitles | تارين هل من الممكن أن تنزلي الستائر ؟ |
Taryn aradı. Bugün Yogalates dersinin ilk günü olduğunu hatırlatmak istemiş. | Open Subtitles | (تارين) اتصل لتذكيرك بأن هذا هو اليوم الأول فى اليوجا ؟ |
Taryn biraz paranoyaktır. | Open Subtitles | و ماذا، تارين مرعبة قليلا قليلا؟ |
Bak, Taryn hepimizin sorunları var. | Open Subtitles | أنظري، تارين ؟ كل واحد منا لديك مشاكله |
Hmm, bir yıl, yer domuzu olmuştu. Taryn'in sonuçları beyaz hücrelerde ufak bir artış gösteriyor ve bir miktar elektrolitin azaldığını | Open Subtitles | حسنا، أحد الأعوام، ذهب كآكل نمل. فحوص (تاريان) تظهر ارتفاعًا طفيفًا في كريات الدم البيضاء، |
Taryn, WD-40'a ihtiyacı olan Teneke Adam'a dönmüş. | Open Subtitles | تارين تبدو مثل الرجل المصفح WD-4 الذي هو بحاجة ماسة لـ |
Hey, Taryn'e bakın. | Open Subtitles | أفحصي هذا ، تارين |
Eve hoş geldin, Taryn. | Open Subtitles | مرحباً بكي في المنزل ، تارين |
Hayır, yanılıyorum. Değil mi Taryn? | Open Subtitles | لا، أنا مخطئة تماماً أليس كذلك يا (تارين)؟ |
Tamamen yanılıyorum, değil mi Taryn? | Open Subtitles | لا، أنا مخطئة تماماً أليس كذلك يا (تارين)؟ |
Taryn'in dönüşünden haberim olmayacağını mı sandın? | Open Subtitles | اتظن انني لم اسمع عن عودة " تارين " ؟ |
Taryn beni canlı getirmeni istedi. | Open Subtitles | صائدةُ جوائز لقد أمرتكي (تارين) بجلبي حياً |
Taryn bana, kim olduğumu ve nelere kadir olduğumu bilmediğimi söyledi. | Open Subtitles | لقد اخبرتني (تارين) انه ليس لدي فكرة. عنهويتياو ما اناقادرٌعلىفعلة. |
Taryn seni canlı istiyor olabilir fakat bilincinin açık olmasına gerek yok. | Open Subtitles | (تارين) تريدك على قيد الحياة، ولكنيلااحتاجكواعياً. |
Umarım Taryn'in senin için fazlasıyla ıstıraplı planları vardır. | Open Subtitles | اني ءأمل ان يكون الشيء الذي تريدك من اجلة (تارين) مؤلمٌ جداً. |
Orkestra projesi açığa çıktığında Taryn güvende olacak. | Open Subtitles | يُفترض أن تكونا سوياً ستكون (تارين) آمنة عندما ينكشف المشروع "أوركسترا" |
Taryn, 2004'teki Cadılar Bayramı gecesinde korku tüneline girmek istemiştin ama ben sarhoş olup üzerine kustum. | Open Subtitles | تارين)، ليلة الهالويين، عام 2004) أردت تجربة عربة القش المسكونة لكني كنت سكراناً و تقيأت البرغر عليك |
Lise yıllarında Taryn ahmak gibi hayat yaşarsam hiçbir şey olamayacağımı söylemişti. | Open Subtitles | (في الثانوية، قالت (تارين إني لو استمريت بالتصرف كالمجنون فإني لن احقق شيئاً في حياتي |
Bayan Harvey, adım Taryn Mills. | Open Subtitles | آنسة (هارفي)، اسمي (تارين ميلز) |
Taryn'in vücudu adrenalin üretmiyor. | Open Subtitles | جسم (تاريان) لا ينتج الـ"أدرينالين". |
Taryn tamamen iyileşmeli. | Open Subtitles | (تاريان) من المفترض أن تتعافى تماما. |