Bu bir Capricalıya garip gelebilir, ama Tauron'da çiçek yoktur. | Open Subtitles | قَدْ يَبْدو غريب إلى كابريكاني لكن لا أزهار على توران |
Anne ve babam da dâhil olmak üzere, ailemin çoğu Tauron sivil savaşında öldü yani kardeşim ve ben buraya kimsesizler olarak geldik. | Open Subtitles | أغلب عائلتِي، منهم أبويِّ ماتوا في حرب توران الأهليةِ أخّي وأنا جئنا هنا كأيتام |
Yani sessizce geldiğim Tauron çöplüğüne dönmeliyim. | Open Subtitles | إذا هل لابد أن أسقط فى تراب توران حيث أنتمى لا على الإطلاق أنظر للعقد |
Bu konunun medeni bir şekilde çözülmesini istiyorum ve senin kadar medeni başka bir Tauron daha düşünemiyorum, Tse'Jospeh. | Open Subtitles | أوَدُّ هذه المسألة أن تُحْلَّ بطريقةٍ مُتَحضّرة وأنا لَن أُفكّرَ بأي توراني آخرِ مُتَحضّر مِثْلك، يوسف |
Bu garip tip yanıma gelip "Bu kız tıpkı bir Tauron gibi kokuyor" gibi bir şey söyledi. | Open Subtitles | زحف وأقترب مني ليقول أشمها كأنها من تورون |
Tauron Kolonicileri oldukça yasa dışıydılar, hatırlarsanız. | Open Subtitles | هل تتذكرين مُستعمرات (التورانز) الخارجة عن القانون |
Cylonları kâr amacıyla Tanrı'nın Askerleri'ne satıyor ve sadece bir robotun bile Tauron direnişinde etkili olacağını biliyor. | Open Subtitles | إنه يبيع السايلونز لجنود الواحد من أجل الربح وهو يعرف الفرق الذى يشكله وحده واخده للمقاومه على توران |
Şahsın Tauron'a kaçması için ciddi bir tehlike bulunmaktadır. | Open Subtitles | هناك خطر جدّي للطيرانِ إلى توران |
Bir süreliğine Tauron'da kalabiliriz. | Open Subtitles | ربما سنبقى هناك لفتره فى توران |
Kardeşim Sam, Tauron direnişine bir ordu yollamak istiyor. | Open Subtitles | جوزيف آداما أخى"سام" يريد تسليح المقاومه فى توران |
Eve, Tauron'a dönüp arkadaşları görmeyi düşünüyorum ama henüz kesin plan yapmadım. | Open Subtitles | . لقد فكرت بالعودة للديار فى (توران) لزيارة بعض الأصدقاء ولكننى لم أتخذ أي خطوة مؤكدة حتى الآن , نعم |
Onu evine, Tauron'a götür. | Open Subtitles | خُذْه للبيت إلى كوكب توران |
Tauron ayaklanması sırasında öldürülmüştü. | Open Subtitles | قُتِلَ أثناء إنتفاضة توران |
Evet, Tauron olayı bir hataydı. | Open Subtitles | نعم مسأله توران كانت غلطه |
Ben bazı evrak işleri için odamdaydım ve evime, Tauron'a gitmek için bavul toplayacaktım. | Open Subtitles | ... لقد كنت بمكتبى أقوم ببعض العمل الكتابى (وأستعد لحزم أمتعتى للعودة للوطن فى (توران |
Caprica? Picon? Tauron? | Open Subtitles | (كابريكا) أم (بيكون) أم (توران) |
Tauron'daki. | Open Subtitles | على توران |
Bir Tauron'a güvenilmeyeceğini bizzat yaşayarak öğrendim. | Open Subtitles | انها تجربتَي لا يُمْكِنُكَ أبَداً إئتِمان توراني |
Bu güzel, onurlu bir Tauron ismidir. | Open Subtitles | وانه جيد اسم توراني شريف |
Senin için Tauron çok gelebilir, belki. | Open Subtitles | تورون بالنسبة لك، لكن ليس بالنسبة لابنك. |
Tauron. | Open Subtitles | (تورون) |
Tauron'lar, Cylon ateşkes hattına çok yakın bir ayın üzerinde Tylium madeni çıkarıyorlardı. | Open Subtitles | لقدكان(التورانز)يبحثونعن.. منجم للـ (تيليوم) فى قمر كان قريباً جداً من خط الحدود مع السيلونز |
Tauron'lar geldiğimizi görmüş olmalı çünkü onu pusuya düşürdüler. | Open Subtitles | لا بُد أن (التورانز) قد شاهدونا قادمون , لأنهم قد هاجموه |