Sadece tayfanın bu sonuca varabilecek kadar akıllı olduğunu düşünmezdim. | Open Subtitles | لم أظن فقط أن الطاقم سيكون قادرًا على هذا الاختيار. |
Buraya gelirken tayfanın bir kısmı beni taciz etti. | Open Subtitles | فى طريقى إلى هنا بعض أفراد الطاقم ضايقونى |
Her zamanki gibi beceriksiz tayfanın izinsiz gelmediğini görüyorum, Belki de aslında, bir şeylerin üstesinden geleceğiz. | Open Subtitles | أرى أن الطاقم السخيف المعتاد قد غادر بدون سابق إنذار، لذلك ربما سَنُنْجِز شيئاً ما. |
Ve tüm tayfanın bağırsaklarını balıklar gibi dökerim. | Open Subtitles | لأنّي سأجدك، و أنتزع أحشاء طاقمك كلّه كالسمكة. |
Bu durgunluk, tayfanın sinirlerini geriyor. | Open Subtitles | الكساد، سيد، عِنْدَهُ كامل الطاقمِ في حالة نفسية قلقة. |
Simon tayfanın ilk yardım gereçleriyle, çocukların belirtilerini ortadan kaldırmaya çalışıyor. | Open Subtitles | يُحاول سايمون تخفيف أعراضهما بإستخدام تجهيزات الطاقم للاسعافات الاولية |
tayfanın ortasında kaldım ve hepsi yüzüme bakıyor... | Open Subtitles | حسنا لقد كنت بالأسفل مع الطاقم, وجميعهم ينظرون إليّ |
tayfanın ortasında kaldım ve hepsi yüzüme bakıyor... | Open Subtitles | يعتمد على من أرسل الاوامر. حسنا لقد كنت بالأسفل مع الطاقم, |
En güvenli yolu seçip tayfanın hayatını güvende tutmak benim işim. | Open Subtitles | إختيار الطريق الأكثر أماناَ. والحفاظ على حياة .الطاقم هى مهمتى |
Öyle olsun ama tayfanın toplanıp tatbikata hazır olmasını istiyorum. | Open Subtitles | حسناً , لكن أتوقع أن يُجمعَ الطاقم و يكونوا مستعدين اليوم كما هو محدد |
Ancak burada tayfanın moralini de düşünmeliyiz. | Open Subtitles | ولكن علينا أن نبدأ بالتفكير في معنويات الطاقم |
tayfanın moralini dikkate almanın yeri ve zamanı var. | Open Subtitles | هناك وقت ومكان لأخذ معنويات الطاقم بعين الإعتبار |
tayfanın muhtemel kazanca karşılık seninle aynı fikirleri paylaşacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | حسنٌ، أشك أن يكون رأي الطاقم من رأيك بالنظر لما سيجنوه |
tayfanın kalanı, kadının süslü bir bağnaz olduğunu düşündü. | Open Subtitles | بقية الطاقم ظنوا أنها مجرد فتاة واعدها من قبل |
...tayfanın önemli bir kısmı, yeni işlerini öğrenmek yerine kaçmayı tercih etti. | Open Subtitles | عدد لا بأس به من الطاقم قد هربوا... عندما علموا مهنتهم الجديدة |
Umarım sorun olmamıştır. Çalışırken şarkı dinlemek tayfanın hoşuna gider diye düşündüm. | Open Subtitles | أرجو أنّك لا تمانع، ارتأيتُ أنّ طاقمك سيحبّ الإصغاء مع العمل |
Dur bir saniye, tayfanın bunu anlamadığına inanamıyorum. | Open Subtitles | انتظر لحظة. لا أصدق أن طاقمك صدق ذلك |
Geminin parçası, tayfanın da parçasıdır. | Open Subtitles | جزء السفينةِ، جزء الطاقمِ. |
Geminin parçası, tayfanın da parçasıdır. Beni bırakma. | Open Subtitles | جزء السفينةِ، جزء الطاقمِ. |
Adım Curly, tayfanın en yaşlısı ve en akıllısı. | Open Subtitles | أنا كورلي العنيف، الأكبر سنا والأعقل للطاقم |
tayfanın yanına dönme vaktin geldi. | Open Subtitles | حان وقت عودتك لطاقمك |
Billy Bones görevini layıkıyla yapan ben de dahil tüm tayfanın büyük saygı duyduğu bir marinel başıdır. Ona, senin gibi bir kemirgenden 100 kat daha fazla güvenirim. | Open Subtitles | يحظى باحترام كامل من طاقمه ومني شخصيًا أثق به أكثر من أحمق مثلك بألف مرة. |