Bayan Watkins gibi Tecrübeli bir savcının avukatına haklarını hatırlattıracağını sanırdım. | Open Subtitles | أفكر بأن مدعي عام متمرس مثل سيدة وتكينز ستطلب لها محامي |
Tecrübeli bir suçlu için mantıklı, ama gövdelerin her yerinde adamın DNA'sı var. | Open Subtitles | هذا يعني شيئا لشخص متمرس الاجرام لكن هذا الرجل يترك الحامض النووي على كل الاجساد |
Pam, bu sana şaşırtıcı gelebilir ama Tecrübeli bir sevgili değilim. | Open Subtitles | بام ،هذا قد يأتي بمثابة مفاجأة لكي لكنني لست من لست من ذوي الخبرة. |
Tecrübeli bir okuyucu olduğumu unutuyor gibisiniz. | Open Subtitles | ترى ، لقد نسيت أنني قارئ من ذوي الخبرة... |
Tecrübeli bir fahişe bir haydut çetesi reisiyle bir araya geldiğinde, aralarında her şey olabilir! | Open Subtitles | عندما محنّك محترف يقابل قاطع طريق، أيّ شيء يمكن أن يحدث! |
Siz baylar bayanlar sadece acemi çaylaklar olduğunuz için rapor etmek üzere yanınıza Tecrübeli bir memur verilecek. | Open Subtitles | منذ انكم يا أولادِ و بناتِ مجندين جدد فقط... أنتم سَتُخصّصُوا كضابط مخضرم. الذي سَيَكْتبُ التقرير. |
Senin gibi Tecrübeli bir ajan yanında da temiz bir pasaport ve bir yığın nakit para. | Open Subtitles | عنصر فـعال بخبرتك بجواز سفر نظيف والكثير من النقود |
Tecrübeli bir cerrah olmak sana bunu kazandıracak. | Open Subtitles | هذا ما يكتسبه الجراح ذو الخبرة |
Bu yaşananlardan sonra Tecrübeli bir lider arıyorsunuz, değil mi? | Open Subtitles | فبعد كلّ شيء أنتم بحاجة لقائد ذو خبرة صحيح ؟ |
Orde Wingate Tecrübeli bir gerilla savaşçısıydı fevkalade alışılmadık bir adamdı ve biraz aşırılığa kaçıyordu. | Open Subtitles | (أورد ويـنـجـايـت) مقاتل حرب عصابات متمرس يتميز بأسلوب غير مسبوق فى القياده تشوبه مسحه من الحماس |
Spears senin eski adını kullanmış ve Tecrübeli bir B.T. elemanı gibi davranmış. | Open Subtitles | على القرص الصلب المحترق (سبيرز) كان يستخدم أسمك القديم وسيرتك الذاتية ليتظاهر بأنه تِقَني معلومات متمرس |
Tecrübeli bir pilotsun ve benim bir fikrim var. | Open Subtitles | أنت طيار متمرس وأنا لديّ فكرة |
Büyükelçi Barbara Bodine Bağdat kontroluna başladı... sadece savaştan 3 hafta önce Tecrübeli bir diplomatik memurdu... daha önce Yemen'de görev almıştı, Irak... ve 5 ay Kuvet'te rehine tutulmuştu... 1990 Saddam'ın yönetiminden sonra. | Open Subtitles | سفيرة بربارا بودين التي وضعت نفسها تحت إشراف بغداد... فقط قبل ثلاثة اسابيع من الحرب. كانت موظف دبلوماسي من ذوي الخبرة... |
Tecrübeli bir kaptansa evet. | Open Subtitles | نعم، نقيب ذوي الخبرة. |
Bay Leamas, Tecrübeli bir satış temsilcisi de olsa öğle arasına kadar sık sık nutku tutuluyorsa düzgün Almanca pek işe yaramaz. | Open Subtitles | - "(سيد " (ليماس ... تحدث الألمانية بطلاقة لا يستخدم كثيرا حتى مع البائع ذوي الخبرة |
Hırsız geri dönmüştü ve o Tecrübeli bir dövüşçüydü. | Open Subtitles | إن اللص قد عاد وهو مقاتل محنّك |
Önemli ama Ohio'nun oylarını çekecek Tecrübeli bir lider kadar değil. | Open Subtitles | أنه كذلك لكن ليس كأهمية قائد محنّك يمكنه أن يقود (أوهايو) |
pek çok çiftleşme mevsimi görmüş geçirmiş Tecrübeli bir erkek. | Open Subtitles | هو مخضرم في العديد من مواسم التزاوج. |
Ben Oscar Nelson. New York Emniyetin'den Tecrübeli bir arabulucuyum. | Open Subtitles | معك (أوسكار نيلسون)، مُفاوض مخضرم من شرطة (نيويورك) |
Senin gibi Tecrübeli bir kadın arka koltuk jimnastiğine alışıktır zannediyordum. | Open Subtitles | أعتقدت أن امرأة بخبرتك تعتاد على وضعية المقعد الخلفى |
Böyle bir zamanda senin gibi yetenekli ve Tecrübeli bir adama ihtiyacım var. | Open Subtitles | في وقت كهذا, أريد رجل بخبرتك وموهبتك. |
Tecrübeli bir cerrah olmak sana bunu kazandiracak. | Open Subtitles | هذا ما يكتسبه الجراح ذو الخبرة |
Sadece Tecrübeli bir Jedi Vader ile savaşabilir. | Open Subtitles | الجيدي ذو الخبرة من يمكنه ذلك |
İlk keşif gezime Pen Hadow adındaki inanılmaz Tecrübeli bir delikanlıyla birlikte çıktım. | TED | لقد كانت أول رحلاتي الاستكشافية مع شخص يدعى بين هادو-- ذو خبرة فذة. |
Ve unutuyorsun. Ben Tecrübeli bir ormancıyım. | Open Subtitles | وقد نسيت أنني رجل ذو خبرة في الأدغال |